Son yılların en başarılı kadın parfümlerinden bazılarını yaratan Narciso Rodriguez’in 2007 yılındaki ilk erkek parfümü For Him, fena tepkiler almadı. Artık erkek parfümlerinde de yer edinmek isteyen markanın, Narciso Rodriguez For Him’in ardından devam kokuları geldi. 2020 yılı itibariyle yedi parfümlük seriye ulaşan erkek koku koleksiyonu, 2015’te Bleu Noir ile genişlemesini sürdürdü.
Narciso Rodriguez For Him Bleu Noir kendi internet sitesinde “rafine ve saf Bleu Noir, şık ve gizemli Eau de Toilette’dir. Parfümün merkezinde bulunan belirgin misk, küçük hindistan cevizi ve mavi sedir ağacı dokunuşuyla yoğunlaşır. Baştan çıkarıcı zeki kokusu, daima zamansız bir Eau de Toilette olacaktır” cümleleriyle tanıtılmış.
Bleu Noir’in açılışı baharatlı turunçgillerle gerçekleşiyor. Üst notalarda portakalı andıran canlı ve neredeyse metalik tozlu-tuzlu turunçgillerle kakule-küçük hindistan cevizi-kimyon karışımı buruk baharatlar çok iyi iş çıkarıyor. Başlangıcı için ferah diyemeyiz fakat müthiş bir dinamizm, pozitif karakter ve çarpıcılık mevcut. Başlangıcı çok güzel. Orta kısımda turunçgiller artık ortada yok. Baharatlar da geri plana çekilirken, nemli vetiver ve sedir ağacı ikilisi orta kısmı domine etmeye başlıyor. Yapay ve sahte vetiver-sedir ağacının karışımının hiç de iyi sonuç vermediğini söyleyebilirim. Sonlarda yapay-sahte-iç gıcıklayıcı vetiver-sedir ağacı ikilisine eşlik eden misk, sonları kurtarmaya yetmiyor.
Bleu Noir’i büyük umutlarla kullanmaya başlamıştım çünkü birçok yorumcu kokusunu Cartier’in başarılı parfümü Declaration’a benzetmiş. Hatta hatırı sayılır derecede kişinin Terre d’Hermes’e benzettiğini daha önceden bildiğim Bleu Noir, sadece ilk yarım saatlik kısımda Declaration’a oldukça benziyor. Orta kısımdan itibarense kendisine farklı yol çiziyor.
Bleu Noir, buruk baharatların ve odunsu-vetiver tabanın hakimiyetinde ilerliyor. Başlangıçtaki harika turunçgilleri kimi kullanıcılar terli vücut kokusuna benzetse de kirli davranmıyor. Tuzlu ama sucul olmayan üst kısımdaki turunçgiller keşke sonlara kadar etkili olsaydı ama ne yazık ki ilk yarım saatin sonunda sıkıcı ve vsdst bir kokuya dönüşüyor. Vetiver ve odunsuluğun en sevmediğim haliyle verildiği orta ve son bölüm, Bleu Noir’den kolayca uzaklaşmama neden oldu.
Bleu Noir’in ismindeki mavi vurgusuna bakıp onun çok ferah ve deniz temalı olduğunu sanmayın. Bleu Noir, ne sucul ne okyanus gibi kokuyor ne de sahil kasabalarının iyotlu meltemlerini çağrıştırıyor.
Bleu Noir’i bazı kullanıcıların Terre d’Hermes’e benzetmelerini pek anlayamadım. Belki ilk on beş dakika hafiften Terre d’Hermes’in mineralimsi temasını andırdığından bahsedebiliriz ama bütüne bakıldığında Terre d’Hermes’e büyük benzerlik taşımıyor. Bleu Noir, daha çok Declaration’u güçlü şekilde hatırlatıyor. Hatta ilk yarım saat Declaration’un modern kopyası gibi davranıyor.
Eau de Toilette formunda olan Bleu Noir’in kalıcılığı harika, etrafa yayılımı ise ortalamanın biraz altında kalıyor. Serin ilkbahar döneminde kullanmak iyi fikir olabilir. Günlük kullanıma rahatlıkla uyum sağlayacaktır. Kokusunu sektörün tanınmış isimlerinden Sonia Costant tasarlamış.
Koku Güzelliği:10/5