8 Kasım 2022 Salı

Frederic Malle – French Lover (2007)

2000’li yılların başlarında kurulan Frederic Malle parfüm evinin oldukça ses getiren kokularının ardından Estee Lauder’e satılması çoğumuzu bir parça hayal kırıklığına uğrattı. Bağımsız niş markaların küresel parfüm şirketlerine direnemeyip, onlara satılmaları ne yazık ki sonraki süreçte kalite kaybı olarak sonuçlar karşımıza çıkarıyor.

Frederic Malle’nin 2007 yılında bağımsız niş parfüm evi iken piyasaya sürdüğü French Lover, markanın hazinelerinden birisidir. Öncelikle parfümün iki ismi olduğu söylenir. İlk olarak French Lover ismiyle raflara çıkar. Sonrasında nedense Amerika pazarında Bois d’Orage ismi kullanılır. İki isim de bu parfüm aittir, şaşırmayınız.

İkinci olaraksa French Lover’ın doğuşu, doğruluğunu teyit edemediğim hikayeye sahiptir. Bir parfüm platformunda bu parfüm için Frederic Malle’nin ilk olarak Jean Claude Ellena’ya teklif götürdüğü söyleniyor. Ellena bu parfümün kokusu üzerinde bir süre çalışır ve o ara Hermes’in teklifini kabul eder ve orası için çalışmaya başlar. Bu yarım kalan formül içinse Pierre Bourdon’u önerir. Böylece French Lover’a son halini Pierre Bourdon verir. Parfümler dünyasında bu veya benzeri hikayeler anlatılır hatta kitaplarda yazılır ama ne kadar doğrudur bilemiyoruz.

French Lover, Frederic Malle’nin internet sitesinde şöyle tanıtılmış: “Saf erkeksilik. Normalde parfüm kullanmayan, çekiciliğe inanan ve sağlam görünümünün basit, baştan çıkarıcı gücüne güvenen erkek içindir. Yenibahar, melekotu ve ardıç çiçeklerinin baharatlı tazeliği, erkeklerin doğal kokusunu gizemli şekilde zenginleştiren galbanum ve buhur ile harmanlanmış sedir, paçuli ve güve otunun odunsu denizinde erir. Açıkça erkeksi, derin, karanlık, zengin ve çok yönlü.”

French Lover’ın açılışı buruk, kuru, tatlılık barındırmayan otsu yeşil temayla gerçekleşiyor. Tozlu, yeşil şifalı aromatik bitkiler ve bir parça galbanumun buruk ve burnu zorlayan yüksek kaliteli benzersiz buluşması çoğu parfüm sever için uygun olmayabilir ama benim için çok hoş ve heyecanlandırıcı seyahatin ayak izlerini taşıyor. Onun sıra dışı ve sanatsal açılışı 2010’lu yıllardan sonra oluşturulan şekerli, baharatlı, vanilyalı, çocuksu popüler erkek parfümlerine hiç benzemiyor. Onlarca ışık yılı uzaklıktan diğer popüler parfümlere bakan French Lover’ın orta kısmı daha dünyasal ve anlaşılabilir. Ortalarda koyu ve hafiften karanlık reçineli tütsü var sanki. Bu anlarda kuru ve karabiberi çağrıştıran baharatsılık da kendisini iyice gösteriyor. Sonlarda ağaçsı vetiver tarafına doğru yöneliyor. Çam ağacı gibi davranan kapanışta bir parça meşe yosunu olduğunu hissediyorum.

Frederic Malle’nin internet sitesinde French Lover’dan bahsedilirken yenibahar, melekotu, tütsü, sedir, paçuli, meşe yosunu ve vetiver notalarına vurgu yapılmış. Zaten bu notalara bakınca bile nasıl koku formuyla karşılaşacağımız belli oluyor. French Lover, adeta 1970’li yılların erkek parfümlerine öykünmüş. İlginç şekilde onun kokusu asla eski ve modası geçmiş değil. Hafiften Ralph Lauren – Polo yeşil şişeyi anımsatıyor. Artık bu tür aromatik bitkisel tütsü izlenimi veren parfümlere pek rastlamıyoruz. Popüler koku trendleri markaları genellikle aynı tip parfümler üretmeye zorluyor. French Lover bu anlamsız baskıyı kırıp atmış gibi görünüyor.

Kokusal anlamda harika diyebilirim. Kalitesi müthiş. Erkeksi, resmi, şık, gerçekçi ve üst düzey bir parfüm olduğunu kolayca anlıyorsunuz. Onu, güneşli ve serin sonbahar gününde şık İtalyan takım elbise giymiş, Volvo XC90 arabasına binmek için yürüyen 40’lı yaşlarında başarılı bir erkeğin üzerinde hayal ediyorum. İsviçre’nin çam ormanlarıyla çevrili doğasında dolaşırken de muhtemelen French Lover’dan aldığınız aromaları etrafınızda hissedeceksiniz. Bu anlamda kimi parfüm severler onun ismindeki Fransız vurgusunu eleştirmiş. Belki de onun ismi Swiss Lover olmalıydı.

Eau de Parfum formunda. Kalıcılığı tenimde gayet iyi, etrafa yayılımı ilk patlama dışında yüksek sayılmaz. Kimi kullanıcılar performansının zayıflığını eleştirmiş ki bazı açılardan haksız sayılmazlar. Eğer bu tür yarı karanlık ağaçsı, yeşil aromatik parfümleri seviyorsanız mutlaka deneme listenize alabilirsiniz. Bu tarzın denediğim en iyi örneklerinden birisi. Tabii kokusunun herkese uymayabileceğini rahatlıkla söyleyebilirim. Alım kararını vermeden önce muhakkak deneyin.

Koku Güzelliği:10/9

2 Kasım 2022 Çarşamba

Giorgio Armani - Stronger With You Absolutely (2021)

Emporio Armani’nin 2017 yılında piyasaya sürdüğü Stronger With You isimli erkek parfümü oldukça sevilmişe benziyor. Kısa süre içinde Stronger With You isimli seri oluştu. 2022 yılı itibariyle yedi parfümden oluşan Stronger With You’ların Absolutely versiyonu bir süredir benimle birlikte.

Armani’nin internet sitesinde Stronger With You Absolutely şu cümlelerle tanıtılmış: “Rafine erkeksi bir koku. Aşkın mutlak gücü, bu karşı konulmaz kokunun ilham kaynağıdır. Rom ve Fransız lavantası uyumu ile geliştirilmiş, meyve ve likör notalarıyla vurgulanan rafine erkeksi bir koku.”

Parfümün başlangıcı biraz tozlu ve tarif etmesi zor temayla gerçekleşiyor. Geri planda tatlılığın yer aldığı ilk dakikalarda içki algısı yaratan yapı karşımıza çıkıyor. Kimi kullanıcıların kestaneye benzettiği orta kısımda tatlılık ve vanilyanın etkisi daha da artıyor. Sonlarda çok güzel ve çikolatamsı karamelli vanilyayla kapanış yapılıyor.

İlk Stronger With You’yu denemiş ve oldukça beğenmiştim. Absolutely versiyonu büyük oranda ilk Stronger With You’ya benziyor. Geri plandaki yumuşak, leziz, pamuk şekeri gibi davranan vanilya iki parfümün de merkezini oluşturuyor. Absolutely’nin açıklanan notalarında rom içkisi, lavanta, sedir ağacı ve vanilya öne çıkarılmış. Lavantanın büyük yer kapladığı söylenemese de hafiften içki teması algılanabiliyor. Kimi kullanıcılar onda kestane bulunduğunu iddia ediyor ki pek emin değilim.

Stronger With You Absolutely yeni nesil bolca tatlı, baharatlı, vanilyalı amber parfümlerine bir örnek denebilir. 2010’lu yıllardan sonra bu tarzda çok fazla parfüme rastladık. Armani yine çok hoş ve leziz koku formuyla diğer kalitesiz ve yapay örneklerden ayrılarak güzel bir form yaratmış. Kokusu çok sıradışı ya da sanatsal değil. Onun amacı büyük kitlelere hitap etmek ve Absolutely bu görevini başarıyla yapacağa benziyor. Onu kullanan çoğu kişinin (kadın-erkek farketmeksizin) sevebileceğini düşünüyorum.

Eau de Parfum formundaki Absolutely’nin performansı hiç fena değil. Kalıcılığı yeterli, etrafa yayılımı sağlam seviyede. Sonbahar-kış dönemi kullanımına yakın duruyor.

Koku Güzelliği:10/7

27 Ekim 2022 Perşembe

Guerlain – L’Instant de Guerlain (2003)

Guerlain’in 2000’li yılların başında piyasaya sürdüğü kadın parfümü L’Instant, markanın tarihi geri planına küçük bir baş kaldırı olarak düşünülebilir. 2000’li yıllar dünyada birçok şeyi değiştirirken, parfümlerin bundan etkilenmemesi düşünülemezdi. Guerlain’in efsanevi ve nostaljik parfümleri yerini L’Instant gibi modern tatlı kokulara bırakıyor denebilir.

L’Instant’ın kadın versiyonu Guerlain’in internet sitesinde şu cümlelerle tanıtılmış: “Büyük bir final. Her şeyin değişebileceği bir an. İki ruh ve iki beden bir araya geldiğinde, zaman aniden durmuş gibi hissettiğinde… Yeni koku ailesini başlatan samimi, güneşli, şehvetli bir koku olan L’Instant de Guerlain’in arkasındaki hikaye: Kristal amber ailesi. L’Instant, Guerlain’in ünlü Guerlinade’si narenciye balı, manolya akorları ve yoğun, şehvetli amberle kaplıdır. Kadifemsi ve gurme, yeni kadınlığın sembolü olan L’Instant de Guerlain, sonsuza kadar parıldamak için yalvaran ışıkla dolu cilt kokusudur.”

L’Instant de Guerlain’in açılışı pudralı ve şekerli turunçgillerle gerçekleşiyor. İlk dakikalarda fazlaca tatlı mandalina-portakal-limon üçlüsü kısa süre içinde yerini pudralı kadınsı çiçeklere bırakıyor. Orta kısımda manolya, yasemin ve iris çiçeğini andıran şekerli çiçekler, onu günümüzün modern kadınsı parfümlerine yaklaştırıyor. Sonlarda lezzetli çikolatamsı vanilyayla kapanış yapılıyor.

Karşımızda 2000’li yıllardan itibaren bolca rastladığımız meyveli-çiçekli-şekerli-vanilyalı yapı bulunuyor. Burada meyveler az yer kaplarken pudralı çiçekler daha baskın diyebilirim. Birçok ana akım markanın fazlaca derinliğe sahip olmayan bu koku formunu tekrarladığını biliyoruz. Şekerli turunçgilli çiçekler pek yaratıcı değiller ve benim için aşırı dozda pudralılık içeriyor. Kullanım döneminde kendime yakın bulamadığım L’Instant de Guerlain, birçok hanımefendinin ilgisini çekebilir.

Bu popüler koku formunu çoğu parfüm sever Guerlain’in tarihi köklerine yakıştıramasalar da ana akım trendlerle rekabet etmeye çalışan bir markadan beklenebilecek hamle gibi görünüyor. İlginç ya da sıradışı davranmıyor. Açıkçası çok yapay ve bıktırıcı da değil. Bana biraz ağır ve orta yaş kadın kokusu gibi geldi. Onu koklattığım kimi hanımefendiler de bu yönde düşündüler.

Yüksek olan beklentimi karşılayamayan L’Instant de Guerlain, Maurice Roucel tarafından tasarlanmış. Sonbahar-kış döneminde kullanmak iyi fikir olabilir. Kalıcılığı yeterliyken etrafa yayılımı normal seviyenin biraz altında.

Koku Güzelliği:10/6

21 Ekim 2022 Cuma

Le Labo – Vetiver 46 (2006)

2006 yılında, New York’ta iki arkadaş tarafından temelleri atılan niş parfüm evi Le Labo’nun ilk kokuları dünya çapında ilgiyle karşılanmıştı. 2006 çıkışlı Rose 31 ve Bergamote 22’nin sevilmesin ardından yine 2006’da Vetiver 46 sahneye çıktı. Her ne kadar Le Labo artık bağımsız niş parfüm evi olmasa da (Estee Lauder tarafından satın alındı) Vetiver 46’ı her daim zihnime yer etmiş eserlerdendi.

Le Labo’nun internet sitesinde Vetiver 46 şu cümlelerle tanıtılmış: “Şüphesiz tüm Le Labo kreasyonlarının en derin ve en karanlıklarından biri olan bu parfümün temel direği Haiti’de yetiştirilen vetiverdir. Pek çok esans arasından biber, gaiac, labdanum ve sedir bu parfümün huysuzluğuna katkıda bulunur. Her biri kendi yolunda karakterin gücünü ifade eder ve gizemli bir tütsü olan olibanumun narince eşlik etmesi, parfüme ilgi çekici ruhsal boyut katar.”

Vetiver 46’nın açılışı azıcık narenciye, hafiften aromatik biber ve talaş atölyesini andıran odunsu nüanslarla gerçekleşiyor. Daha ilk dakikalarda sedir ağacını anımsatan kuru odunsu yapıya, orta kısımda dumansı tütsü ekleniyor. Orta bölümden itibaren hafiften karanlık sayılabilecek ana tema sonlarda yüksek kaliteli ve şık vetivere evriliyor. Tatlılık neyse ki oldukça az verilmiş.

Vetiver 46, şimdiye kadar kullandığım en pürüzsüz, kaliteli, gerçekçi ve etkileyici odunsu tütsü parfümlerinden birisi diyebilirim. İsmi vetiver fakat büyük resimde karanlık sayılabilecek dumanlı reçineler adeta parfümü forse ediyor. Kokunun geneli sedir ağacını andıran koyu kıvamlı tütsüyü akla getiriyor. Tabii vetiver her daim geri planda destek veriyor. Onun ferah ve aromatik olduğunu söylemek mümkün değil. Vetiver 46 soğuk ve kasvetli havaların parfümü havasını her daim koruyor.

Kasvet belki de bu eser için doğru kelimelerden birisi. Onda serin ve geç sonbaharın hüznü de var. Malzeme kalitesi harika. En ufak uyumsuzluk veya burnu tırmalayan yapaylık barındırmıyor. Bu tür parfümleri seven birisi olarak onda kusur bulmakta zorlanıyorum.

Tek düze ilerlediğini söyleyebilirim. Kokusunda pek değişim yaşanmıyor. Ayrıca performansı da iyi sayılmaz. Kalıcılığı idare ederken etrafa yayılımı zayıf gibi. Kimi kullanıcılar kokusunu Comme des Garçons 2 Man ve üretimi bitirilen Gucci Pour Homme’ye benzetmiş ki haksız sayılmazlar.

Kokusunu parfüm endüstrisinin ilginç burunlarından Mark Buxton tasarlamış.

Koku Güzelliği:10/9