10 Mayıs 2021 Pazartesi

Givenchy – L’Interdit (2018)

Givenchy moda evinin en önemli ilham perisi olarak görülen aktris Audrey Hepburn’e adanmış bir parfümün modern sürümüne yolculuk edeceğiz. İlk olarak 1957 yılında yaratılan L’Interdit isimli kadın parfümü, ikonik kokular arasındaki yerini aldı. Yıllar içinde üretimi bitirilen 1957 çıkışlı L’Interdit’in, 2018 yılında yeni yüzüyle raflardaki yerini aldığına şahit olduk.

2018 çıkışlı yeni L’Interdit, Dominique Ropion, Anne Flipo ve Fanny Bal tarafından çiçeksi odunsu kompozisyon olarak geliştirildi. Givenchy’nin internet sitesinde, parfümün resmi tanıtımında cesur kadınlığa övgüden bahsedilmiş. L’Interdit’in unutulmaz, yoğun ve cesurca korkusuz karakterine vurgu yapılmış. Ayrıca geleneklere meydan okuyan ve bireyselliğinizi kucaklamak için davet olduğundan bahsedilmiş.

Parfümün açılışı şekerli meyvelerle gerçekleşiyor. Ferah olmayan üst notalarda baskın armut notası gözden kaçmıyor. İlerleyen dakikalarda armuda tatlı ve kadınsı sümbülteber ekleniyor. İlk saniyelerdeki meyveli yapının yerini feminen çiçekler alıyor. Vurucu ve saldırgan sümbültebere geri planda beyaz çiçekler eşlik ediyor. Sonlarda ilginç şekilde odunsu vetiver temasına dönüşüyor. Yapaylık sınırındaki sedir ağacı ve vetiver, neredeyse bir erkek parfümü kapanışını andırıyor.

L’Interdit, meyveli-çiçeksi-odunsu kokmakta. Parfümün ana yapısını genelde beyaz çiçekler, özelde sümbülteber oluşturuyor. Oldukça kadınsı ve çekici çiçekler gayet çarpıcı ve dikkat çekici. Sümbülteber bolca tatlı verilmiş ve bu durum onu modern koku trendlerine yaklaştırıyor. Orta kısımda zaman zaman karmaşık yapaylığa sahip ve kalite anlamında problemli ne yazık ki. Sonları hiç fena değil L’Interdit’in.

Parfümün katmanlı ve değişken davrandığını söyleyebilirim. Bu anlamda Givenchy’nin kimi parfümlerindeki zenginliği burada görebiliyoruz. Kokusal anlamda devrim yaratmasa da ana akım rakipleri arasında böylesine seksi sümbülteberi kullanan fazla örnek hatırlamıyorum.

L’Interdit, ilk anlarda etrafa saldırıyor fakat ilerleyen saatlerde sakinleşiyor. Başlangıcının benim için fazla şekerli koktuğunu anlıyorum. Orta kısımsa fazlaca kadınsı. Sonları en sevdiğim yeri oluyor. Orta kısımdaki problemi saymazsak ortalama bir ana akım parfüm hissiyatı veriyor. Bir şişesini almasanız büyük kaybınız olmaz diye tahmin ediyorum. Yine de modern şekerli sümbülteber parfümü arıyorsanız, sizi rahatlıkla kandırabilir.

Kullandığım Eau de Parfum versiyonuydu. Kalıcılığı gayet iyi, etrafa yayılımı ortalamanın biraz altında. Serin ilkbahar-sonbahar dönemlerine yakışabilir.

Koku Güzelliği:10/6.5

5 Mayıs 2021 Çarşamba

Tom Ford – Ombre Leather (2018)

Tom Ford’un 2016 yılında piyasaya sürdüğü ve özel seriye ait Ombre Leather 16, ilginç şekilde isim değiştirerek tekrardan karşımıza çıktı. Ombre Leather 16’dan iki yıl sonra 2018 yılında bu sefer sadece Ombre Leather ismiyle raflardaki yerini aldı. Farklı olan şuydu ki 2018 yılı çıkışlı Ombre Leather, özel seride değil normal Tom Ford koleksiyonunda yer aldı.

Markanın internet sitesinde Ombre Leather’in sıcak ve baharatlı koku ailesine mensup olduğu yazılmış. Koku tipininse serin baharatlar tarzına yakın durduğu belirtilmiş. Üç ana nota vurgulanmış: siyah deri, menekşe çiçeği ve yasemin çiçeği.

Parfümün ilk saniyelerinde Tuscan Leather esintisi güçlü şekilde hissediliyor. Hafiften meyvemsi ve dumansı kuru deri ilk dakikalarda yüksek kalite vaat ediyor. Orta kısımda acımsı, buruk ve şekerli olmayan kuru deri, gayet pürüzsüz ilerleyişini sürdürüyor. Sonlarda büyük değişim olmuyor. Deri ceketleri andıran süet notası ve geride duran misk, kapanışa imzasını atıyor.

Ombre Leather, ismindeki derinin hakkını baştan sona veriyor. İlk saniyeden son anlara kadar deri her zaman ön planda ve hatta başrolde. Buradaki deri ne şekerli modern parfümlerdeki gibi bıktırıcı ne de fazlasıyla hayvansı hissettiriyor. Kimi niş parfümlerdeki ayakkabı boyasını andıran deri teması da yok Ombre Leather’da. Kimi kullanıcıların dediği gibi deri ürünleri satan mağazaya girdiğinizde etraftan algıladığınız süet kokusu, Ombre Leather’ın ana yapısını oluşturuyor. Hatta yeni alınmış lüks araba içi gibi veya kaliteli deri ayakkabı gibi de kokuyor.

Ombre Leather, safkan ve erkeksi tarafa yakın deri parfümü. Tatlılığa fazlaca yer verilmemesi isabetli olmuş. Kullanması ve sevmesi kolay yapıya sahip. Şık, gerçekçi, lüks, takım elbiseye uyabilecek, otuz yaş üzeri erkekleri mutlu edebilecek, sağlam ve iyi seçenek olarak düşünülebilir. Eğer deri parfümlerine ilginiz varsa Ombre Leather’ı deneme listenize almakta tereddüt etmeyin.

Parfümün tek olumsuz sayılabilecek tarafı fazlaca düz çizgide ilerlemesi. Hemen hemen hiç değişmiyor. Tom Ford gibi güçlü markadan biraz daha detay ve hareket beklerdim ama hiç şaşırtmıyor kokusu. Kullanım döneminde genel yapısını Tuscan Leather’a çok benzettim. Sanırım Tuscan Leather’in daha basit ve uygun fiyatlı versiyonu olarak görebiliriz Ombre Leather’ı.

Eau de Parfum formundaki Ombre Leather’in kalıcılığı çok iyi. Etrafa yayılımı ortalama seviyelerde. Tuscan Leather kadar güçlü değil Ombre Leather. Karanlık sayılabilecek koyu yapısıyla sonbahar-kış dönemine daha çok yakışacağını sanıyorum. Kokusunu Sonia Constant tasarlamış.

Koku Güzelliği:10/7

30 Nisan 2021 Cuma

Guerlain – Mon Guerlain (2017)

Guerlain’in yeni kadın parfümü, markanın kendi ismini taşıyor ve ilhamını ünlü oyuncu Angelina Jolie’den alıyor. Guerlain’in modern parfüm trendlerine uyum sağlaması amaçlanan yeni kadın parfümünün, popüler aktrisle tanıtılması kendi içinde tutarlı görünüyor.

Guerlain’in internet sitesinde Mon Guerlain kısaca şöyle tanıtılmış: “Angelina Jolie’den esinlenen Mon Guerlain, günümüzün güçlü, özgür ve şehvetli kadınsılığına övgüdür.”

Mon Guerlain’in açılışı tatlı ve yeşil temayla gerçekleşiyor. İlk dakikalardaki tatlı, yeşil lavanta hiç fena değil. Orta kısma geçildiğinde tatlılık, şekerliliğe doğru eviriliyor. Orta bölümde lavantaya tatlı tonka fasulyesi ve vanilya eşlik ediyor. Hatta lavantayı eziyor bile denebilir vanilya. Orta notalarda lavantanın yerini bir parça gül, yasemin ve geri planda iris çiçeği alıyor. Sonlarda tatlı vanilyaya odunsu notalar ekleniyor.

Mon Guerlain, yeni nesil parfümlerde rastladığımız, bolca tatlılık içeren çiçeksi vanilya tarafına yakın duruyor. Şekerli ve neredeyse tozlu vanilyaya eşlik eden lavanta fazlaca baskın ya da ağır değil ki benim için iyi haber. Orta bölümdeki kadınsı sayılabilecek çiçeksi yapı fena değil. Sonlardaysa benzersiz olmayan tema tercih edilmiş.

Markanın ismi Guerlain olunca daha bir dikkat kesiliyoruz ve beklentimiz artıyor. Bu şöhretli parfüm markası, modern koku trendlerine uyumlu ortalama kalitede parfüm meydana getirmiş. Kokusal anlamda farklı ya da ilginç değil. Modern kadın parfümlerindeki şekerli vanilya, Mon Guerlain’de tekrar edilmiş. Bu anlamda küçük hayal kırıklığı yaşatıyor. Benzerine çokça rastlanabilecek çiçeksi vanilya için bu tek düze eseri tercih etmeli misiniz, karar sizin. Eğer bu tarz kadın parfümlerine meraklıysanız tabii ki deneme listenize alabilirsiniz fakat dünyayı sarsacak bir parfüm değil ne yazık ki.

Güvenli sayılabilecek ve deneyen çoğu kişinin sevebileceği Mon Guerlain, Eau de Parfum formunda. Kalıcılığı ve etrafa yayılımı harikalar yaratmıyor. Tam bir kış parfümü. Kokusunu Thierry Wasser tasarlamış.

Koku Güzelliği:10/6.5

25 Nisan 2021 Pazar

Xerjoff – Naxos (2015)

Sergio Mamo’nun kurduğu İtalyan niş parfümevi Xerjoff’un göz kamaştırıcı büyümesini izliyoruz. Yüzü aşkın parfüme imza atan Xerjoff’un birçok parfümü koku severler arasında giderek daha çok ilgi görüyor. 2011 yılında piyasaya sürdükleri XJ 1861 isimli seri, 2021 yılı itibariyle dört parfümden oluşuyor. XJ 1861 serisinin en öne çıkan parfümünün Naxos olduğu söylenebilir.

Xerjoff’un internet sitesinde Naxos şöyle tanıtılmış: “Geçmişin mirasına sahip ancak çağdaş dokunuşa sahip bu klasik İtalyan parfümü, temiz havanın parlak ve görkemli nefesidir. Akdenizli ve tutkulu karaktere sahip Naxos, narenciye meyveleri sayesinde, yumuşak çiçeklerle karıştırılmış, değerli baharatların belirleyici ve cesur kontrastıyla zenginleştirilmiş, neşeli bir canlılık yayar. Naxos, İtalyanın azametine ve ihtişamına övgüdür.”

Naxos’un açılışı dumansı lavanta ve ferah olmayan turunçgillerle gerçekleşiyor. İlk saniyelerdeki dolgun ve ağır yapı, orta kısma da sirayet ediyor. Orta kısımda lavanta etkisini devam ettirirken keskin tarçın ve vanilyamsı tütün merkeze geçiyor. Naxos’u şöhrete kavuşturan dumansı tütün teması orta bölümü nefis hale getiriyor. Sonlarda dumansı tütün geride kalırken, leziz vanilya ve çikolatamsı tonka fasulyesiyle nokta konuluyor.

Çikolatamsı, vanilyalı, dumanlı tütün merkezli parfümlerin en iyi örnekleri Tobacco Vanille, Pure Havane ve Herod olarak zihnimde duruyor. Naxos, bu üç parfümün arasına rahatlıkla giriyor. Koku karakteri olarak en çok Pure Havane’ye benziyor. Tütün ve geri plandaki lavantayla Rochas Men ve Pure Havane’nin yüksek kaliteli birleşimine benziyor. Tabii Pure Tonka’nın harika çikolatamsı yapısı da sonlarda mevcut. Vanilya ise biraz daha geri planda Naxos’ta. Lavantalı kısmı ise hafiften Bogart Pour Homme’yi hatırlatıyor.

Naxos’un başlangıcındaki ve orta kısmın başlarındaki tozlu lavantalı kısmı geçtikten sonra şahane bir pipo kokusuna dönüştüğünü düşünüyorum. İyi kaliteli içkiyle (viski veya konyak) yıkanmış ıslak pipo tütününü andırıyor.

Koyu, karmaşık, dolgun, zengin, entelektüel, modern ama aynı zamanda eskiyi de çağrıştıran, karizmatik ve erkeksi bir parfüm diyebilirim. Barındırdığı notaların çokluğu kimi zaman algılarınızı zorlasa da niş parfüm kalitesini ve sanatsallığını sunuyor. Katmanlı ve güçlü yapısıyla, Naxos’u severek kullandım. Tabii niş parfümlerin çoğunda yaptığım uyarıyı yapmalıyım çünkü tematik kokusu herkesin ilgisini çekemeyebilir. Büyük kitlelerin sevebileceği güvenli kokusu olduğunu söylemek zor. Onu kullanıp, övgüler alırım diye düşünmektense, kendinizi gerçek aristokratların centilmen kulübüne dahil hissedeceğiniz konusunda bahse varım.

Eau de Parfum formundaki Naxos’un kalıcılığı gayet iyi, etrafa yayılımı ortalama düzeyde. Tam bir kış canavarı. Çok soğuk günlerde daha da ilginç ve sofistike kokacağının ip uçlarını veriyor. Erkek kullanımına yakın duruyor.

Koku Güzelliği:10/8