Yves Saint
Laurent – La Nuit de L’Homme (2009)
Boynuz
kulağı mı geçer diyelim yoksa abisinden daha başarılı kardeş durumu mu diyelim
bilemiyorum. Yves Saint Laurent, 2006 yılında piyasaya sürdüğü L'Homme ile yeni
nesil, bol tatlı kokular evrenine güçlü bir giriş yapmıştı. Bu kulvarda
rakipleri ile çarpışacak olan L'Homme serisine kısa süre içinde yeni parfümler
eklendi. 2015 yılı şubat ayı itibariyle ondan fazla flanker'ı çıkmış durumda.
Ve bu seride en az L'Homme kadar ilgi gören hatta onun daha önüne geçen bir
parfüm 2009 yılında dünyaya geldi. Adeta abisinin tahtını salladı bu parfüm.
La
Nuit de L'Homme, ismindeki karanlık-siyah vurgusu ile abisi L'Homme'un akşam ve
özel günlerde kullanılabilecek benzeri olduğu izlenimi veriyordu bana. Aslında L'Homme
ile La Nuit de L'Homme arasında benzerlikler var dikkatli koklandığında. Fakat
La Nuit de L'Homme, büyük başarı kazandı devam parfümü olarak. Adeta asıl
parfümün önüne geçti. İnsanlar onu çok sevdiler ve kısa sürede markanın en çok
satan erkek parfümlerinden birisi oldu. Sadece markanın değil, küresel anlamda da
oldukça önemli iş yaptı La Nuit de L'Homme.
La
Nuit de L'Homme'un başarısının sebebini parfümü üzerinize ilk sıktığınız andan
itibaren anlıyorsunuz. Kendi sitelerinde lavanta, kumarin (coumarin), sedir ve
karabiber notaları üzerine temellendirildiği belirtilen parfümümüz, hem çok
tanıdık geliyor, hem de garip şekilde size kendisini sevdiriyor. Kalbinizi
beklemediğiniz yerden çalmasını biliyor adeta.
İlk
çıktığı zamanlarda kullanıp, pek iyi şeyler hissetmediğim La Nuit de L'Homme'u,
aradan geçen yılların ardından tekrardan teste tabii tutmak istedim. Kendi
sitelerinde ferah oryantal olarak sınıflandırılmış. Parfümün tanıtımını
"şıklık, cazibe, gizem" kavramları ile yapmışlar. Üzerime sıktığımda
karşıma tatlımsı meyveler (vişne, kuru erik veya turunçgiller) çıkıyor. Oldukça
tatlı verilmiş meyvelere kremsilik de eşlik ediyor. Üst notaları enerjik,
hareketli, canlı ve genel beğeniye uygun. Yüksek kaliteli olmasa da beğendim
başlangıcını. Orta kısımda meyveler hala etkili. Farklı olarak baharatlar
ortaya çıkıyor. Koku, bu andan itibaren baharatların egemenliğine giriyor.
Kakule, tarçın ve biberin başrolde olduğu söylenebilir. Oldukça tatlı yumuşak
baharatlara modern bir lavanta da eşlik ediyor. Orta notaları, meyveler ile birleşen
baharatların marifetiyle lezzetli ve sevilesi. Ne yalan söyleyeyim orta kısmını
da beğendim. Geleyim sonlara. Belki de gelmesem daha iyi olur. Alt notalarda yumuşak
odunsu notalar ortaya çıkıveriyor. Yapay sedir ağacı, hem kremsi hem de vetiver
destekli. Fakat en sevmediğim tarzda verilmiş buradaki sedir ağacı. Son kısım
durağan, sıkıcı ve sıradan.
La
Nuit de L'Homme, herkesin sevebileceği, popüler olabilecek şekilde kurgulanmış.
Modern ve canlı meyvelere eklenen tatlı baharatlar bence iyi sonuç vermiş.
Tabii kalite hissiyatının yüksek olduğunu söyleyemem. E şimdi Yves Saint
Laurent gibi büyük kitlelere hitap eden bir marka, çok satmak adına kaliteden ödün
vermek durumunda kalabilir. Sanırım onların yaşadığı da bu. Hele ki alt
notalarda artan yapaylık, ortalama üzeri kullanıcıları oldukça sıkıntıya sokacaktır.
Tamam bir niş kalitesi beklemiyoruz ama çok daha özenilmiş bir kompozisyon
beklemek hakkımız değil mi?
Zaman
zaman şekerli denebilecek, abisi L'Homme'dan daha karanlık ve koyu fakat ondan
koku güzelliği anlamında daha başarılı bir arkadaş La Nuit de L'Homme. 15-30
yaş grubunu ve fazla deneyimi olmayan, kokusuyla herkesten övgü almak isteyen
erkekleri hedefliyor sanki. Tam bir ortam veya ofis kokusu. Belki de kız arkadaşınızla
buluşmalarınızın en değişmez öğesi olacaktır ve size eşlik edecektir. Bu
parfümü deneyip de nefret edecek kişi azdır. Fakat çok özgün, farklı ve ilginç
de bir tarafı olmadığını da kabul etmek gerekiyor.
Evet
o hiçbir zaman müthiş bir klasik ya da kült kokulardan olmayacak. Çünkü fazlaca
benzeri var diğer markalarda. Hatta uzun süreli kullanımlarda sıkıcı bile olacağını
düşünüyorum. Eğer Spicebomb, CK One Shock, Versace - Eros, Bulgari Man'dan
birisi elinizde varsa, La Nuit de L'Homme almanıza gerek yok bence.
Günümüzün
modern, tatlı, baharatlı oryantalleri arasında kendisine yer edinen La Nuit de
L'Homme, benim için "eh işte" kokulardan birisi oldu. Evet bir
taraftan koku cezbedici ama vasatlık sınırındaki kalitesi can sıkıcı. Bu iki
duyguyu size aynı anda yaşatabilecek kaç parfüm vardır ki? Tabii benim sevip
sevmememin pek önemi yok. Onu onbinlerce insan sevmiş ve kullanıyor. Tabii bu
durum onu kullandığınızda başkalarıyla pişti olma riskini de içinde
barındırıyor.
Parfümün
tasarımcıları olarak üç isim görünüyor. Anne Flipo, Pierre Wargnye ve Dominique
Ropion üçlüsü kokusuna imza atmış. EDT formundaki kokusunun kalıcılığı ve
farkedilirliği tenimde yüksek olmadı. Sonbahar-kış mevsimlerinde kullanmak
gerekebilir.
Koku
Güzelliği:10/6.5