Frederic Malle –
Vetiver Extraordinaire (2002)
"Diğer
parfümörlerin hepsinden apayrı bir yerde tuttuğum, jenerasyonunun en iyisi
olduğunu düşündüğüm bir parfümör var: Dominique (Ropion). Birlikte altı parfüm yaptık.
Bana kalırsa dünya üzerindeki en iyi parfümör, en azından yaşayanlar arasında…
Dominique’in sınırları yoktur, sınırlara inanan birisi değil. İkimiz de parfümeriye
çılgın bir tutkuyla bağlıyız ve başkalarının hiç girmediği yollara sapmak gibi
bir alışkanlığımız var. Denemekten, keşfetmekten büyük keyif alıyoruz. Ve sırf bu
yüzden işleri batırdığımız da oluyor. Üzerinde bir yıldan fazla çalıştığımız
bir parfüm vardı, bir gün onu arayıp “Dominique biz ne yapıyoruz, bu işin içine
ettik.” dedim. O sırada belki de onbirinci varyasyonu kokluyorduk, oysa ikinci
de durmalıydık. Telefonun öbür ucundan kahkaha attığını duydum, “Haklısın, ne
bok yiyoruz biz?” dedi. Ve sonra telefonu kapattık."
Parfüm
editörü Frederic Malle'in, markası için parfüm tasarlayan ünlü burun Dominique
Ropion ile aralarında geçen bu ilginç anekdotu, Ayşecan İpek'in nefis söyleşisinden
öğreniyoruz. Bir parfümün, yaratım aşamasının başlangıcını göstermesi
bakımından gayet öğretici olduğu söylenebilir. Hep merak edilen konulardan olan
parfümör ile işvereni arasındaki ilişki biçimi her zaman böyle olmuyorsa da
muhtemelen benzerdir. Tabii Malle parfümevinin niş karakteri, işleri daha
özenli ve farklı bir noktaya taşıyor olabilir.
Frederic
Malle'in yaşayan en iyi parfümör ilan ettiği Dominique Ropion, 2002 yılında
markanın vetiver (kabe samanı) temalı parfümüne imza atmış durumda. Vetiver
Extraordinaire (Sıradışı Vetiver) isimli bu parfümün oluşumu aşamasında, bay
Malle'in fikren katkıları olduğunu düşünmek saflık olmaz. Muhtemelen aklında
odunsu bir vetiver parfümü tasarlatmak vardı ve bu iş için uygun kişinin Ropion
olduğunu düşündü. Ropion'un üzerinde çalıştığı vetiver ile aklındaki odunsu
notaların kombine edilmesi sonucu Vetiver Extraordinaire'in oluşturulduğuna
dair bilgi kırıntıları var. Tabii en doğrusunu bay Malle ve Ropion bilir.
Vetiver
Extraordinaire, özellikle kabe samanı kokusu severlerin sürekli gündeminde olan
parfümlerden birisi. Üzerinden on iki koca yıl geçmesine rağmen hala ilgi çekmeyi
sürdürüyor. Oysaki ne kadar fazla kendi gibi niş rakibi var. Onlarca marka
vetiver temalı parfüm piyasaya sürerken, herbirisinden farklı olmak,
aralarından sıyrılmak gibi zor bir görevi var Vetiver Extraordinaire'in. Zaman
onun aleyhine işliyor. On iki yıl önceki formülü, yeni ve zımba gibi
rakiplerinin gerisinde kalma tehlikesiyle karşı karşıya olabilir.
Kendi
sitelerinde az görülür şekilde yüzde yirmi beş oranında vetiver kullanıldığı
söylenen parfümün başlangıcı keskin ve garip gerçekleşiyor. Topraksı köksü
vetiver ve kuru baharatlar daha ilk saniyelerde sizi karşılıyor. Kuru
sayılabilecek vetiver ve baharatlar (biber) zaman zaman hastane-eczane kokusunu
andırıyor. Başlangıcını biraz tematik ve zor buldum. Orta bölümde koku formu
daha yumuşuyor ve ferahlıyor. Başlangıçtaki keskinlik azalıyor. Daha ıslak ve
nemli bir vetiver bu sefer kendisini gösteriyor. Bu andan itibaren dumansı
sayılabilecek tütsü de hissediliyor. Tütsü bir parça karanlık yapıya
bürünmesini sağlıyor kokunun. Orta bölüm açık ara en sevdiğim yeri oldu.
Sonlarda tütsünün yerini odunsu notalar alıyor. Sedir ağacının etkinliği büyük.
Hafiften Iso E Super de algılıyorum. Ölçülü bir misk, son bölümde yerini
alıyor. Kapanışta odunsuluk başrolde denebilir.
Vetiver
Extraordinaire, odunsu-reçineli-tütsülü- vetiver parfümü olarak kayıtlara
geçebilir. Ana strüktür bu üç elementin elinde. Vetiver zaten parfüme ismini
veriyor ve başlangıçtan itibaren konuya dahil. Tütsü orta kısmın büyük bölümünü
domine ediyor ve iyiki de öyle yapıyor. Odunsuluk ise son kısımlarda etkin.
Aromatik-yeşil-temiz
yapıya sahip olduğu söylenebilir. Zaman zaman da karanlık, dumansı ve grotesk
tarafını ele veriyor. Çoğu zaman efendi-uslu ferah, köksü, reçineli gibi davranıyor.
Yeni kesilmiş ağaç veya talaşı da andırıyor. Başlangıçtaki köşeli yapı fazla
uzun sürmüyor. Genel olarak stabil kalıyor. Çok katmanlı bir parfüm olduğu
izlenimi vermiyor. İsmindeki sıradışılık on iki yıl önce doğru olabilirmiş
fakat 2014 yılında bu parfümü kokladığımda başlangıcı dışında çok da fantastik
öğelerle karşılaşmıyorum.
Yapaylığa
rastlanmayan kokusundaki notaların müthiş kaliteli ve benzersiz olduğunu
söylemek zor. Şunu da ilave edeyim uyduruk piyasa işi bir ana akım parfüm kalitesi
yok karşımızda. Fakat aklımı başından alacak kadar da sıradışı bulmadım onu.
Yorumcular
onu Guerlain - Vetiver, Chanel - Sycomore ve Encre Noire'e benzetmişler. Galiba
üçüne de benziyor. Encre Noire'in karanlık tarafını andırıyor, Sycomore'un
parlak, ferah, ıslak yanını çağrıştırıyor, Guerlain - Vetiver'in aromatik yeşil
tarzına gönderme yapıyor. Fazlaca tatlılık barındırmayan, günümüzün popüler parfümlerine
tarz olarak benzemeyen, erkeksi odunsu notalardan haz alan arkadaşları
hedefleyen, ortalama üzeri başarıdaki Vetiver Extraordinaire, ismindeki ve arkasındaki
marka-parfümör gücünü kokusuna tam olarak yansıtabilmiş mi emin değilim.
Sanırım Sycomore varken, elim Vetiver Extraordinaire'i kullanmaya uzanmayacak.
Yine
çok övülen bir Malle edisyonu yine içimde bir boşluk ve burukluk duygusu...
Hayır o kötü bir parfüm değil. Aman bir şişesini almayın da demeyeceğim. Fakat açıklayamadığım
bir eksiklik karşıma çıkıyor Malle'nin parfümlerinde. "İşte budur"
diyebileceğim hiç bir işlerini hatırlamıyorum. Ya benim anlayamadığım
alt-anlamlar üzerinden konuşuyor Bay Malle, ya da Fransız züppeliğini iyi
pazarlıyor. Çok yüksek fiyatını hak ediyor mu ona bile karar veremiyorum.
Evet
Encre Noire ve Sycomore güzel parfümler ve yanlarında Vetiver Extraordinaire
her zaman için duracak. Eğer vetiver baskın parfümleri seviyorsanız ağır-sıklet
bir boksör ile tanışmış durumdasınız. Ama onun hiç bir zaman şampiyon
olamayacağını düşünüyorum. O, ne Muhammed Ali ne Mike Tyson ne de Evander Holyfield.
Eau
de Parfum (EDP) konsantrasyonuna sahip. Kalıcılığı fena değil ama harikalar da
yaratmıyor. Farkedilirliği başlarda iyi. Çabucak uysallaşıyor ve tene yakın durmayı
tercih ediyor. Erkeksi tarafının ağır bastığını düşünüyorum. Bir kadının
üzerinde çok ilgi çekici durmayacağı söylenebilir. Otuz yaş ve üzerindeki
arkadaşlarıma tavsiye ederim. Dört mevsimde, dozajını ayarlamak kaydıyla
rahatlıkla kullanılabilir.
Luca
Turin'in kitabında köşeli vetiver olarak sınıflandırılmış ve beş üzerinden dört
puan almış.
Not:
Bu parfümü bana ulaştıran www.decantshop.com sitesine teşekkür ederim.
Koku
Güzelliği:10/7.5