Versace – Blue Jeans (1994) Markanın
popüler erkek parfümü.
1990'ların ortaları. Yaş
olarak 14-15 civarındaydım. Kafamın bugünkünden daha az karışık olduğu
zamanlar. Hayat daha kolay. Amerikan sinemasının belki de en gösterişli
yılları. The Shawshank Redemption gibi hala IMDB'nin en yüksek puanına sahip
çarpıcı filmi beyaz perdedeydi. Quentin Tarantino'nun harika filmi Pulp Fiction'da
1994 yılında sinema severlerin beğenisine sunuldu. Tom Hanks'in Forrest Gump’ını,
Luc Besson'un Leon'unu unutmamak lazım.
Dönemin müzisyenleri de
hiç fena değildi bir kaçı hariç. Boys II Men gibi temiz çocuklardan oluşan bir
boyband kızların gönlünü kazanırken, Aerosmith gibi pop rock grupları da
kendisini gösteriyordu. Bugün pek isimleri duyulmayan Celine Dion, Bon Jovi,
Bryan Adams, Rod Stewart gibi popüler kültürün şarkıcılarını zevkle dinliyorduk.
Fakat hepsinden de önemlisi 1994 yılında duyduğumuz bir haber hepimizde
anlatılmaz duygular uyandırmıştı.
Dünya müzik tarihine
Nevermind isimli albümüyle geçmiş nefis grup Nirvana'nın karizmatik ve gencecik
solisti Kurt Cobain'in intihar ettiğini önce kabul edemedi kalbimiz. Bugün bile
dinlemekten en zevk aldığım albümlerden birisinin yaratıcısı, bohem ve
bunalımlı adam Cobain, o yaşlarda belki de ölümle ilk defa bu kadar yakından tanışmamızı
sağlamıştı. Müzik tarihi için ne kadar büyük kayıp olduğunu şimdi çok daha iyi
anlıyorum.
Parfüm dünyası ise
1990'ların başlarından itibaren erkeksi şiprelerin ve aromatik fujerların
etkisindeydi hala. Ama değişim başlamıştı denilebilir. Daha yumuşak, tatlılığın
kullanılmaya başladığı parfümler gelecekti. Bana göre Blue Jeans tam da bu
dönemde gelmiş ve bir anlamda öncü olmuştu. Yani geçiş dönemi parfümlerinden
diyebilirim onun için. Versace'ın üçüncü erkek parfümü olarak görünüyor.
Markanın "Jeans" serisinin ilk örneği. Fragrantica'da odunsu oryantal
olarak sınıflandırılmış. Bence aromatik fujera yakın kokusu. Resmi tanıtımı
şöyle: “Bu parfümde doğrudan bir ferahlık vardır. O, temiz, berrak, sportif ve
genç.”
Parfümü ilk sıktığımda
karşıma tatlı turunçgiller, aromatik otlar ve tatlı lavanta çıkıyor. Kimi
yorumcular limondan bahsetmişler ama bana hiç de öyle gelmedi. Ortalama tatlı
turunçgiller diyebilirim üst notalar için. Fena değil. Geçelim orta kısma.
Burada tatlımsı lavanta daha belirgin hale geliyor. Turunçgiller geriye çekiliyor.
Tatlı galbanum ve sardunya da hissediliyor. Erkeksi çiçekler hakim daha çok.
Lavanta, menekşe ve yasemin. Hepsinden bir parça var sanki. Son kısımda ise
tatlımsı yapay misk, yapay odunsu notalar ve vanilya ile kapanışı yapıyor.
Görüleceği üzere Blue
Jeans, detaylı sayılabilecek yapıda. Fakat insanda düz çizgide ilerlediği hissi
veriyor. Başlangıcı bugün için bize sıradan gelebilir. Çünkü bir çok modern
parfüm bu tip tatlımsı turunçgili kullanıyor. Ama üst notalara ustaca serpilmiş
aromatik otlar gayet ilgi çekici. Orta kısımda ise yapay erkeksi çiçekler baş
role geçiyor. Lavanta ve menekşe algılıyorum. Lavanta çok daha baskın.
Başlangıçtaki tatlılık biraz daha artıyor orta kısımda. Yok, sevmedim orta
kısmı. Sonlarda ise yine tatlılık dikkat çekiyor. Misk, yapay vanilya ve yapay
odunsu notalar harikalar yaratamıyor. Özellikle kıyafet üzerinde yapay vanilya,
en uzun süre dayanan alt nota olarak öne çıkıyor.
Blue Jeans, parfüm
endüstrisinin en bilinen oyuncularından birisi. Sadece ülkemizde değil, yurt
dışında da büyük bir kullanıcı kitlesi olduğu anlaşılıyor. Zaten Versace'ın geçen
on dokuz yılın ardından üretimini devam ettirmesi bize büyük bir ticari başarı
olduğunu anlatıyor. Hatta görünen o ki Versace'ın en başarılı erkek
parfümlerinden birisi. Fakat güzel koktuğu anlamında söylemiyorum. Yani bu
parfüm, çok satan geç dönem klasiklerden birisi dersem yanlış olmaz. İyi de
neden böylesine başarılı oldu Blue Jeans?
Muhtemelen döneminin daha
önce denenmemiş koku formunu kullanmasıydı başarısının sırrı. O döneme kadar
böylesine tatlımsı parfümlere çok rastlanmıyordu. Blue Jeans, bu anlamda ilk
taşı atanlardan birisiydi. Yani o dönemin koku trendlerine hiç uymuyordu. Bu da
onu devrimci yapıyordu. Zaten en büyük hata onu, günümüzün modern tatlı
parfümleri ile kıyaslamak olur. Eğer böyle kıyaslama yaparsak yanlış sonuçlara
ulaşabiliriz.
Blue Jeans, orta kısımdan
itibaren rahatsızlık edici bir yapaylığa başvurmuş. Neden böyle bir seçim
yapılmış anlayamadım. Bu yapaylık, parfümün kalite hissini ciddi anlamda
düşürüyor. Onu sıradan ve vasat bir ana akım parfüme dönüştürüyor ne yazık ki.
Bence en büyük eksiği bu.
Genel anlamda herkesin
sevebileceği gibi kompozisyona sahip. Zaten bu parfümü kadınların da oldukça beğendiğini
okuyorum. Demek ki Versace bu anlamda hedefine ulaşmış. Büyük kesimler
tarafından sevilerek kullanılan, rakiplerine göre çok düşük fiyatı ile ulaşması
kolay arkadaşlardan. Bunlarda olumlu yanları.
Son tahlilde Blue Jeans
çok başarılı bir kokuya sahip değil. Baştan sona büyük değişim göstermeyen
kokusu (açılışı hariç) hayal kırıklığı yarattı bende. Çok ilginç yada yaratıcı
değil. Ve en büyük şanssızlığı da bir çok güçlü rakibinin karşısında fazla
şansı yokmuş gibi görünüyor. Bence bir şişesini, uygun fiyatına rağmen almak
gereksiz gibi.
On dokuz yılın ardından
Blue Jeans, oldukça modern kokuyor diyebilirim. Yani öyle eski yada tozlu
değil. Bu anlamda ileri görüşlü parfümmüş. Sanki geçtiğimiz yıl çıkarılmış gibi
günümüzün parfüm trendlerine yakın. Bu anlamda hakkını teslim etmek lazım.
Blue Jeans'in ismine ve
şişesine bakıp da akuatik yada ferah, deniz temalı bir kokuya sahip sanmayın.
Hiç öyle ferah değil. Gayet tatlı (zaman zaman aşırıya kaçan), ağdalı kokusu, yaz
sıcakları için baygınlık verici olabilir. Bu yönüyle genç erkekleri
hedeflediğini düşünüyorum. 17-30 yaş için olabilir. Bence ilkbahar-sonbahar-kış
mevsimi kullanımına daha yakın.
Tabiki şişesinden kısaca
bahsetmemek olmaz. Coca Cola'ya benzeyen mavi şişe çok farklı. Hatta tasarımını
bizzat Gianni Versace'ın yaptığına dair bilgiye rastladım. Umarım doğrudur.
Alüminyum kutusu da çok rastlanır türden değil. Fakat bu kutu fazlaca basit ve
ucuz bir imaj veriyor bence. Parfümün tasarımcısı, çok bilinmeyen burunlardan
Jean-Pierre Bethouart.
Artıları:
+ Başlangıcı fena değil.
+ Kalıcılığı kıyafet
üzerinde gayet iyi.
+ Fiyatı ucuz ve her
yerde bulunabiliyor.
Eksileri:
- Orta kısımdan itibaren
başlayan yapaylık ciddi sorun.
- Tatlılığın kullanımında
ölçü biraz kaçmış. Bu tür tatlı parfümleri sevmeyenler denememeli.
- Ortalama ve vasat
kokusu çok şey vaat etmiyor.
Koku Güzelliği:10/6