Bond
No.9 – Signature Perfume (2009) Markanın uniseks olarak piyasaya sunulan
parfümü.
Hepimiz az çok biliyoruz ki, parfüm sektörü
de diğer iş kolları gibi erkeklerin egemenliği altında. Artık sanayi çağının
bittiği ve bir sonraki adım olan bilişim çağında olduğumuz söyleniyor. 21.
yüzyılın başlarındayız. Oysaki gelişen ve değişen ileri teknoloji bütün
insanların bilinç düzeyini arttırması gerekirken, tam tersi mi oluyor ne?
Hani savaşlar bitecekti, insanlar daha
bilge olacaklardı. Hani terörün, vurup kırmanın, sokakta gösteri yapma hakkını
kullanan insanlara böcek ilacı sıkar gibi biber gazı sıkmanın anlamsızlığını
kavrayıp dostça yaşayacaktık. Demek ki anormal derecede hızla ilerleyen
teknoloji, belki de insanlığın zihni gelişiminden daha hızlı ilerlediği için
bütün teoriler yanlış çıkıyor.
Newyork’un Manhattan adasındaki “Michelin
üç yıldıza” sahip dünyanın en ünlü ve pahalı restoranlarından birisinde, finans
dünyasının başarılı yöneticilerinden bir adam karısı ile akşam yemeği yiyor. O
masayı kapmak için kaç bin dolar ödediğini ve kaç hafta sıra beklediğini tahmin
edersiniz. Ya da İstanbul’un gözde semtlerinden Nişantaşı’ndaki Prada mağazasında
bir el çantasına iki bin lira vermekten çekinmeyen kadınlar için paranın nasıl
bir anlamı vardır ki?
Yukarıdaki örneklerle aynı saniyeler içinde
paralel bir evrende neler oluyor acaba. O Manhattan’daki ünlü ve çok pahalı
restoranın karşı kaldırımında bir evsiz, geleceğinin ne olacağını düşünmekten
bile aciz durumda. Bırakın gelecek ya da kariyer planları yapmayı, bu gece
karnımı nasıl doyururum ya da gece nerede soğuktan donmadan uyurum diye
düşünmekte. Nişantaşı’ndaki lüks Prada
mağazasının kuş uçuşu on beş kilometre uzağındaki gece kondu semtinde bir kadın
alkolik kocasından yine korkunç bir dayak yerken, inşallah bir tarafımı kırmaz
bu sefer diye umuyor. Yoksa üç çocuğuma nasıl bakarım diye düşünerek, suratına
aldığı yumrukları sayıyor. Bir, iki, üç…
İstediğiniz kadar iPhone 4 yada iPhone 5
akıllı telefon piyasaya sürün. 6 hatta 7’sini de geliştirin. Dört çekirdekli
İntel bilgisayar işlemcilerinin yerine otuz iki çekirdekli işlemciler yapın.
Gece görüş kamera sistemine sahip yeni Mercedes E serisi arabayı tanıtın.
Dünyanın en lüks yedi yıldızlı otellerinin musluklarını altınla kaplatın.
Hiçbir anlamı yok gece karnı aç olarak yatağa giren çocukların olduğu bir
dünyada. Ya da ailesi içinde bile tacize uğrayan kadınlar bu kadar çok oldukça.
Prada mağazasından alışveriş yapan kadın ile her gece alkolik kocasından dayak
yiyen kadın nasıl eşit olabilir ki?
Acaba insanlar şanslı mı doğarlar yoksa
kendi şanslarını mı yaratırlar sorusu kafamı kurcalıyor ara sıra. Evet Sabancı
ailesinin bir üyesi olarak dünyaya gelmek ile Kars’ın bir dağ köyünde dünyaya
gelmek tabiki aynı şeyler değil. Ama dünyanın eşit ve adil olduğunu kim söylüyor
ki?
Şimdi buradan yola çıkarak bir şişe parfüme
en fazla 25-30 lira verebilecek birisi ile 650 lira verebilecek insan eşit
şartlardadır diyemeyiz. Ama bu durum yaşadığımız dünyanın acı bir gerçeği. Bond
No.9 markasının bugün inceleyeceğim parfümünün fiyatını görünce ise ne
diyeceğimi bilemedim. O zaman artık detaylara gireyim.
Bond No.9, Newyork merkezli bir niche
parfüm evi. Amerika’da bizim burada 150-200 TL arasında alabildiğimiz Giorgio
Armani, Versace, Bulgari gibi parfümleri 25-30 dolar civarlarında satın
alabiliyorsunuz. Yani ortalama kalitedeki bir parfümün Amerika satış fiyatı
30-40 dolar diyelim. Bugün yazacağım Bond No.9’ın Signature Perfume’ü ise 100
ml.si 340 dolarlık fiyat etiketiyle Amerikan standartları için bile astronomik.
Ki normal bir ana akım parfümün yaklaşık on katı fiyata sahip. Peki neden?
Dolabımda duran bir sürü hiç denenmemiş
Bond No.9 parfümünden rastgele birisine el attım. Karşıma ise 2009 yılında
piyasaya sürülmüş ve diğer Bond No.9 parfümlerinden bile daha pahalıya satılan
Signature Perfume çıktı. Kendi internet sitelerinde neden bu kadar
yüksek fiyata satıldığı şöyle açıklanmış:
“Gittiğimiz bu yolda, yüzde 20 eau de
parfum oranını yenileyerek, konsantrasyonu yüzde 30 yaparak onu başka bir
kategoriye ulaştırmış olduk, o da, bugünlerde çok az bulunan: saf parfüm (Pure
Perfume) olmasıdır.”
Bu açıklama ne anlama geliyor hemen
açıklayayım. Bond No.9’ın bütün parfümleri bir çok niche marka gibi Eau de
Parfum (EDP). Fakat Signature Perfume’un yüzde yirmi olan EDP konsantrasyonu
yüzde otuz gibi çok yüksek bir orana çıkarılmış. Bugün inceleyeceğim
Signature Perfume neredeyse saf parfüm (Pure Perfume) formunda. Yani parfümün
en güçlü ve yoğun hali. Tabiki doğal olarak fiyatı da oldukça yüksek.
Artık geçelim parfümümüze. Bugün
inceleyeceğim arkadaşın ismi bile tartışmalı. Kendi sitelerinde “Signature
Perfume” olarak geçiyor. Bendeki orijinal numunesinin üzerinde sadece “Bond
No.9 Perfume” ibaresi var. Başka bir kaynakta “Perfume Oud” yazılmış. Ben yine
de markanın resmi sitesindeki ismi kullanacağım.
Signature Perfume için Bond No.9 şöyle bir
açıklama yapmış:
“Koku repertuarımızda Bond No.9'ı benzersiz
yapan nedir? Tek bir şey, o kontrastlar üzerine bir çalışmadır, Doğu ile
Batının karışımı, Dubai ve New York, antik ve modern, 21. yy New York'unda o
uluslararası halinin ortaya çıkardığı hava. Bir diğer nokta, o çok baştan
çıkarıcı, erotik.
Ve sonunda Arap geceleri NoHo'ya geldi.
Bond No.9'ın yönetim butiğinin 10. yıldönümünü vurgulamak için imza kokumuz
Bond No.9 Perfume Oud parfümünü göz önüne sermekten başka şansımız yoktu. Bond
No.9 Perfume Oud sadece New York'a komşuluk için değil NoHo adresimiz için de
duyular içerisinde sabit bir noktadır.
Dünyada pek çok öd ağacı kokusu vardır, ama
buradaki öd ağacı kokusu, New York'un efsanevi eritici potasından çıkandır.
Bond No.9 parfümü dört görkemli, uyumlu, doğu/batı içeriklerini kapsar. Doğu
dünyasını temsilen topraksı, sıcak öd ağacı. Buna karşı onunla oynarcasına,
Orta Doğu ile Batı hazinesi olarak, rafine edilmiş tatlılığın özeti olarak gül.
Güney Amerikadan tonka fasulyesi bu ateşe karamel-badem tadı verirken Asya'nın
misk geyiğinden ilham alınarak, öd ağacının şehevi doğasının altını çizmek için
de misk kullanılmıştır.”
Bu açıklamalardan anlaşılacağı üzere
Signature Perfume’de ana öğe daha çok Arap parfümlerinde kullanılan öd ağacı
(oud, aoud veya Agarwood). Kendi sitelerinde parfümün notaları öd ağacı, gül,
tonka fasulyesi ve misk olarak sıralanmış. Fragrantica’da oryantal çiçeksi
olarak sınıflandırılmış. Parfümü ilk sıktığımda beni çok yumuşak bir
çiçeksi-meyveli tema karşılıyor. Kadınsı çiçekler daha baskın sanki. Ferah
sayılabilecek çiçekler. Muhtemelen seyreltilmiş hissi veren yumuşak bir gül ve
biraz misk. Açılışı çok basit ve sıradan bir kadın parfümü olarak
düşünebilirsiniz.
İlerleyen dakikalarda parfümün diğer
elementlerinin öne çıkmasını bekliyorum. Değişmesini ve dönüşmesini. Ama bu
beklentim boşa çıkıyor. Çünkü başlangıçtaki yumuşak çiçeksi-meyvemsi his aynen
sona kadar devam ediyor. Orta kısımlarda biraz yumuşak odunsular ekleniyor.
Muhtemelen öd ağacı. Sonrasında ise biraz tatlanıyor. Bunu da tonka fasulyesi
sağlıyor diyebilirim. Bond No.9’ın sitesinde yazan öd ağacı, gül, misk ve tonka
fasulyesinden başka hiçbir şeye rastlayamadım.
Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki Signature
Perfume çok çok basit bir kompozisyona sahip. Kokusu başından sonuna kadar hiç
değişmiyor. Sıradan bir kadınsı-çiçeksi-misk kokusu olarak düşünebilirsiniz.
Bence rahatsız edecek kadar yapaylık yok. Ama çok kaliteli bir parfüm
kokladığınız izlenimine kapılmıyorsunuz. Sanki mağazalarda satılan yüzlerce
birbirine benzeyen kadın parfümünden birisi. Bu yönü en şaşırdığım tarafı oldu.
Çünkü çok yüksek fiyatlara satılıyor ve daha derin, ilginç bir kokusu olmasını
beklemek sanırım anormal olmaz.
Signature Perfume kötü kokan bir arkadaş
değil. Yumuşak, ferah, hafif, sakin ve barışçıl. Sanki Nobel Barış ödülünü
kazanan bir kadın kullansa harika olabilir. Tam da bu noktada dikkatimi çeken
bir detaydan bahsedeyim. Bu arkadaşın resmi pazarlama kampanyasında Arap
gecelerinden bahsedilmiş. Sanırım içeriğindeki öd ağacı notasının baskın olması
sebebiyle böyle yapılmış. Ama geneline baktığımızda hiç de ağır ve iç bayan
Arap kokularına benzemiyor. Daha batılı ve modern koktuğunu düşünüyorum. Yani
konsept ile koku birbirine uymamış.
Ortalama ve bir kadın için güvenli sayılabilecek
eserlerden birisi. Ama büyük boy şişesini almaya değmez bence. Yine abartılmış
ve şişirilmiş fiyatıyla hayal kırıklığı yaşadığım Bond No.9 parfümü ile
karşılaştım. 18-30 yaşlarındaki kızlar için uygun olabilir. Ama bana göre
olmadığına eminim. İlginç tarafı ise uniseks olarak piyasaya sunulması. Kadın
kullanımına daha yakın olduğunu düşünüyorum.
Signature Perfume’ün tam bir ilkbahar-yaz
kokusu. Neredeyse ferah sayılabilecek çiçekler ve yumuşak odunsu notalar
sonbahar-kış kullanımı için fazla narin kaçabilir. Kalıcılığı fena değil.
Farkedilirliği ortalamanın altında.
Artıları:
+ Genel olarak herkesin hoşuna gidebilecek
kokusu.
+ Ferah bir öd ağacı kokusu arıyorsanız
listenize alabilirsiniz.
Eksileri:
- Çok basit ve sıradan kokusu.
- Düz çizgide ilerliyor. Neredeyse hiç
değişmiyor. Sizi şaşırtmıyor. Herhangi bir yenilik getirmiyor.
- Bu kadar yüksek bir fiyat etiketini hak
ediyor mu şüpheliyim.
Koku Güzelliği:10/6