“Victor Wong: Başlangıçta hayvan temalı parfüm tasarlamak için beyin fırtınasına epey zaman harcadık. Sonuçta makakı seçtik. Maymunları sevdiğini biliyorum. Bize bunun hakkında daha fazla bilgi verebilir misin?
Sarah McCartney: Çocukken oyuncak şempanzelerimin ve benim birlikte olduğumuz fotoğraflarımı sana gönderebilirim. Üniversitede primatoloji okudum. Tabii ki maymunları seviyorum. Goriller huzurlu, yanlış anlaşılmış ve nesli tükenmek üzere olan hayvanlar. Şempanzeler ise (Borneo’da onları kurtarma merkezini ziyeret ettik) büyüleyecidir aynı zamanda manevi alanları insanlara benzer ama daha zayıflardır. Maymunlarla bir bahçede seve seve yaşarım. Gerçi şu an yaşadığım West London’da bu mümkün değil.
Victor Wong: Bir çok insan için maymunlar yaramaz, aktif ve muz yemeyi seven hayvanlardır ancak Macaque parfümü farklı bir duygu uyandırır. Bize tasarım ve seçim materyallerin hakkında daha fazla bilgi verebilir misin?
Sarah McCartney: Maymunlar zeki ve büyüleyicidir. İkimiz de genel konseptin klişe turist maymunu teması olmasını istemedik. İlk olarak maymunlarla Afrika’da tanıştım. Kaldığımız otelin öğleden sonra çay vaktinde maymunlar gelir ve şekerleri çalardı. Onların insanlara benzeyen elleri ve ayakları vardır. Bazı hayvan türleri insanlarla besin için ilişki kuracak kadar beceriklidir. Makaklar da bu hayvanlardan biridir. Bazı tapınaklara yiyecek bırakıldığı için oraya gelir Makaklar. Japonyadaki Makaklar muz yemiyorlar çünkü Japonyada yetişmiyor muz. Bazı insanlar şakayla karışık “ne yani Macaque parfümü muz mu kokuyor” diyor. Macaque meyve ve sebze kokusunu andırıyor fakat yuzu ve elma kokuyor. Meyvelere ek olarak Japon tapınaklarının kokusu da var Macaque’de. Tütsüleme Japonya’da eski bir zanaattir. Sadece bu işi yapan dükkanlar vardır Japonya’da ve bazen bir kutusu bin dolara satılır değerli tütsüler. Biz iyi bir parfüm yapmak için çok farklı materyaller kullanırız. Bu Japon gelenekselliğini onurlandırmak için Macaque’nin içeriğine odunsularla baharatları koydum, onlara buhur ve sediri de ekledim. Ayrıca maymunun kendi kürküne benzeyen bir koku da var Macaque’de. Sonuç olarak güçlü hayvansı parfümlerden ziyade meyveli kediye benzer bir koku elde ettim.”
Parfüm Merakı kim bu Victor Wong ile Sarah McCartney dediğinizi duyar gibiyim. Gerçi röportajın içeriğinden anladığınızı tahmin ediyorum. Victor Wong, Kanada merkezli yeni niş parfümevlerinden Zoologist Perfumes’in sahibi. Sarah McCartney ise onun çalıştığı parfümör. Ara ara ismini duyduğum Zoologist Perfumes’in ilk defa bir parfümünü kullanıyorum. Bu anlamda bende birçoğunuz gibi yeni tanışıyorum markayla.
İsminden anlaşılacağı üzere hayvanları merkeze alan bir niş marka Zoologist Perfumes. Her parfümlerine farklı hayvan ismi veriyorlar. Konsept olarak ilk duyduğum andan itibaren ilgimi çekmese de Kanada merkezli olmalı enteresan. Pek ismi duyulmuyor Kanada merkezli niş parfümevlerinin. Anlaşılan artık duyulacak. Macaque, 2016 çıkışlı uniseks parfümleri. Macaque, Makak denilen bir maymun türüymüş. Bakalım parfümün ismiyle kokusu arasında bir bağlantı var mı?
Macaque’nin açılışı yeşil neredeyse çamsı reçinemsi yapıyla gerçekleşiyor. Hafiften ardıç meyvesini andıran üst notalarında metalik yeşil elma kokusu hakim aslında. Yüksek kaliteli başlangıcı sıradışı. Orta bölümden itibaren büyük değişim geçirmiyor. Aynı yeşil reçinemsi elma kokusu devam ediyor. Açıklanan orta notalarında yasemin çayı, ylang ylang, bal, buhur ve kasnı otu var. Evet hafiften yeşil çayları andırıyor orta kısım. Elmalı, yaseminli yeşil çay. Son bölümde sedir yosunu, beyaz öd ve yeşil çay varmış. Beyaz ödü ilk defa duyuyorum. Sedir yosunu da bir garip nota. Alt notalar hemen hemen aynı şekilde sonlanıyor.
Macaque’de yeşil, yağlımsı, hafiften terebentini andıran, çayımsı acayip bir aroma var. Hem açıklaması zor hem de kolay. Elmalı yeşil çay en favori tanımım Macaque için. Ama bu kadar da basit değil. Reçinemsi, ağaçsı (muhtemelen sedir), yağlımsı, bayık tarafı da var. Sevip sevmeme kararını kısa sürede verebileceğiniz parfümlerden değil sanki. İlk kullanım döneminde oldukça ilgimi çeken Macaque’yi aradan geçen günlerin ardından biraz sıkıcı buldum.
Koku çarpıcı ve kesinlikle farklı. Piyasadaki yeni nesil şeker bombası baharatlı oryantallerle hiç alakası yok. Eski tarz yeşil fujerlere benziyor. Sanki Pino Silvestre, azıcık Polo Green ve belki de Black Tourmaline’ye göz kırpıyor.
İlginç tarafı fazlasıyla tekdüze olması. Kalite anlamında fena olmasa da hiçbir sürpriz yapmayan tek düzlemdeki koku ilerleyen günlerde bıktırıcı olabilir. Sonuç olarak günlük kullanıma uymayabilecek, erkek tarafına yakın duran, saldırgan olmayan, herkesin sevemeyeceği, bol bol övgüler alamayacağınız bir deneme gibi duruyor Macaque.
Bir maymuna onun kürkünü koklayacak kadar yaklaşmadım ama bu kokunun makak ile nasıl bir ilgisi olabilir çözemedim. Eminim ki hiç bir maymun yeşil elmalı çay gibi kokmayacaktır. Evet konsept ilginç ama genel anlamda tutarsızlık var.
EDP formundaki Macaque’nin performansı harika değil. Fark edilirliği normalin altında. Kalıcılığı iyi. Otuz yaş üzeri erkeklerin dağa, bayıra, ormana giderken kullanabileceği bir arkadaşa benziyor. Sanki sonbahar-kış mevsiminde daha iyi sonuç verecektir.
Koku Güzelliği:10/6
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder