Le Male Terrible’ın omuzlarındaki yükün ağırlığını tahmin edebiliyorum. 1995 yılında parfümler tarihinin en kült eserlerinden sayılan Le Male’in küçük kardeşi olarak düşünülebilir Terrible. Francis Kurkdjian’ı dünyaya tanıtan Le Male, elde ettiği başarısının ardından hala sevilmeye ve kullanılmaya devam ediliyor. 2017 yılının başlarında otuz beşe yakın Le Male isimli devam parfümü piyasaya sürülmüş durumda. Belki de kendi alanında bir rekor bu durum.
2010 yılında piyasaya sürülen Terrible versiyonu biraz daha öne çıktı diğer devam parfümlerinden. Genç ve çalışkan parfümör Aurelien Guichard tarafından hazırlanan Le Male Terrible’ın açılışı kremsi turunçgillerle gerçekleşiyor. Açıklanan üst notalarındaki greyfurdu dikkatli burunlar algılayacaktır. Kısa süre sonra kremsi turunçgilin yerine kremsi-sıcak-metalik baharatlar geliyor. Geri planda vanilya tabii ki yerleşiyor kompozisyona. Baharatlardan biberde birleşiyor çoğu yorumcu ki haksız sayılmazlar. Vanilyalı baharatlara parlak ve kadifemsi amberde eşlik ediyor. Son bölümde vanilyanın dozu daha da artıyor. Le Male’deki kullanım neredeyse tekrarlanmış kapanışta. Misk, sedir ağacı ve vetiver, baskın vanilyadan kafalarını bile kaldıramıyorlar.
Le Male Terrible, başlangıcındaki turunçgil kısmını saymazsak, baharatlı, miskli vanilya ekseninde ilerliyor. Tabii vanilyanın rolü büyük her daim. Benim pek sevemediğim parlak amber kullanılmış ki yapaylığa yaklaştırıyor kokusunu. Sonlardaki misk ve vanilya uyumu harika. Parfümün en güzel yeri yumuşacık ve sütsü vanilyasıyla, alt notalar.
Evet, doğru kelime sanırım “sütsü.” Orta kısımdan itibaren parfümün içine yavaş yavaş sızan ve her daim etkisini arttıran misk destekli vanilya, sütsü. Genellikle birçok niş marka dahil, vanilyayı fazlaca şekerli ve karamelize veriyorlar. Buradaki vanilya kullanımı öyle değil. Yumuşak başlı vanilyaya eşlik eden tırnaklarını çıkarmış baharatların karışımını pek uyumlu bulmadım. Neredeyse reçinemsi hissiyat veren orta kısım, bana göre parfümün başarısız tarafı.
Bir Le Male devam parfümünü anlatırken, onu abisiyle kıyaslamamak mümkün değil. Klasik Le Male ve Terrible versiyonu orta kısımdan itibaren birbiriyle neredeyse aynı kokuyor. Anladığım kadarıyla klasik Le Male’ın, başlangıcına biraz turunçgil, orta kısmına da baharatlar yerleştirilmiş. İşte size Terrible. Kokusu kötü mü? Değil. Harika mı? Değil. Terrible ne dünyayı sallayan abisi kadar özgün ne de günümüzün birbirinin aynı vanilya parfümleri kadar vasat. Bir yorumcunun dediği gibi “Eğer elinizde Le Male varsa, Terrible’ı almanıza gerek yok.”
Le Male’ın, hep şikayet edilen nane ve pudralı kısımlarını Terrible’da daha az gördüğüm için mutluyum fakat baharatların ve amberin verilişi için iyi şeyler düşünmüyorum. Terrible birazcık daha erkeksi ve günümüze yakın kokuyor. Bence günlük kullanıma rahatlıkla uyacaktır.
EDT formundaki kokusunun performansı harikalar yaratmıyor. Kalıcılığı idare eder. Fark edilirliği ilk yarım saat iyi, sonrasında düşüyor. Sonbahar-kış mevsimlerinde kullanmanızı öneririm.
Koku Güzelliği:10/6
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder