Van Cleef &
Arpels Pour Homme (1978)
19.
yüzyılın sonlarına doğru, Estelle Arpels isimli genç kız, Alfred Van Cleef
adındaki delikanlıyla tanışmıştı. Estelle Arpels'in babası değerli taşlar satan
bir tüccardı. Alfred Van Cleef'in babasıysa değerli taşları kesip, işleyen bir
zanaatkardı. Bu iki gencin aşk hikayesi, kendilerinin bile tahmin edemeyeceği
büyük maceraya dönüşecekti. 1895 yılında evlendiler. Genç aşıkların çok ortak
noktaları vardı: Gençlere özgü coşkuları, öncü ruhları, ailelerine bağlılıkları
ve tabii ki değerli taşlara olan tutkuları.
Ama
her şeyden önce, iki aşık, beraberce hayata kalıcı bir eser vermek
istiyorlardı. Bu arzu, onları Van Cleef & Arpels markasına kadar götürdü.
1906 yılında, Van Cleef & Arpels'in ilk mağazası Paris Place Vendome'de açıldı.
İlerleyen yıllarda değerli taşlardan dünyanın en güzel takılarını yapıp satmaya
devam ettiler. İki genç aşığın başarıları, büyüleyici aşk hikayeleriyle
birlikte günümüze kadar geldi.
2015
yılının son günlerini yaşadığımız Aralık ayı itibariyle, dünyanın en önemli
takı, değerli taş üreticisi ve satıcılarından birisi olarak yerini almış durumda
Van Cleef & Arpels. Diğer mücevherat firmaları gibi parfümlerin ışıltısına
karşı koyamadılar ve parfüm işine girdiler. Gerçi Bulgari kadar popüler olamadı
parfümleri bir türlü. Parfümlerinin çoğunun üretimi bitirilmiş durumda.
Markanın ilk eseri, Jean Claude Ellena'nın erken dönem tasarımı First (1976)
idi. İki yıl sonra da ilk erkek parfümleri Van Cleef & Arpels Pour Homme
piyasaya sürüldü. Çoğu kullanıcı tarafından "en iyi klasik erkek
parfümlerinden birisi" olarak anılan Van Cleef & Arpels Pour Homme'un,
simsiyah şişesi ve erkeksi kokusuyla ilgi çekmemesi zor görünüyor.
Van
Cleef & Arpels Pour Homme'un başlangıcı keskin turunçgillerle
gerçekleşiyor. Eski tarz bergamot, modası geçmiş aromatik otlar, tarihi
artemisya üst notaları domine ediyor. İlk saniyelerde, onun 1970'li yılların
sonlarını idealize ettiği anlaşılıyor. Tozlu ve ultra erkeksi bergamot çok
çarpıcı, demode ama artemisya ile birleşince enfes. Normalde artemisya
içerikleri maskülenleri sevmem ama onun başlangıcı etkileyici. Orta bölümde
şikayet edilen sabunsu hissiyat var. Çok ağır olmayan deriye, kuru baharatlar
eşlik ediyor. Bir de metalik sedir ağacı algılıyorum. Son kısım tabii ki
şahane. Müthiş ve çekingen meşe yosunu ve yarı karanlık paçuli öyle uyum
içindeler ki, kelimelerle anlatmaya çalışmanın anlamı yok.
Görülüyor
ki, müthiş bir beyefendi klasiği ile karşı karşıyayız. Markanın kendi
sitelerindeki "Erkek parfümleri dünyasının harika klasiği" tanımı,
onu yeterince anlatıyor. Evet o, 1970'li yılların aromatik deri şiprelerinden
birisi. Neredeyse hiç tatlılık yok. Gayet kuru ve tozlu kokuyor. Başlangıcı
aromatik, orta kısmı deri ve sonları şipre. Başlangıçtaki saldırgan
turunçgilleri, nostaljik bergamot kolonyalarına benzetebiliriz. Hatta dedenizin
evinde bulunan ve çok uzun zamandır kullanılmayıp, ahşap komidinin üzerinde
duran kolonyaları andırıyor adeta. Bence artemisya eşlik ediyor bergamota.
Geçmişteki deneyimlerim artemisyanın o tuhaf kokusunu sevmemem gerektiğini
fısıldıyor zihnime ama Van Cleef & Arpels Pour Homme'un üst notalarını
elimde olmadan benimseyiveriyorum.
Orta
bölümde biraz ayrışma ve seyreltilme hissiyatına sahip. Sert ve sağlam deri
kullanımı yok. Baharatlarla uyumlu, azıcık hayvansal ve eski deri var. Biraz
karanlık ama başlangıcı kadar rafine değil. Başlangıcındaki gibi hala tatlılık
yok orta bölümde. Çoğu yorumcu bu noktada sabunsuluktan şikayet ediyor ve belki
de haklılar. Fakat orta kısmın bence en önemli sorunu, deriyle uyumsuz metalik
sedir ağacı. Tabii parfümün oldukça eski olduğunu düşündüğümüzde, geçirdiği
reformülasyonlar sonrasında bu hale geldiği düşünülebilir. Sonları bana göre en
güzel kısım. Adeta yemeğin sonunda gelen pasta gibi. Özlediğimiz meşe yosunu ve
kuru paçuli, mutlu sonla kapanışı yapıyor.
Şüphesiz
ki o, 2015 yılının dünyasına ait olmayan bir arkadaş. Edith Piaf'ların, Serge
Gainsbourg'lerin, Jane Birkin'lerin döneminin kokusu. Zaten Van Cleef &
Arpels Pour Homme'un, Serge Gainsbourg'un imza parfümü olduğunu öğrendiğimde
hiç şaşırmadım. Elinde sigarasıyla, siyah-beyaz filmlerin yakışıklı jönlerinin
kokusu olmalı Van Cleef & Arpels Pour Homme. Kırk yaş üzeri, genellikle
takım elbise giyen, gizemli erkeklerin parfümü olmalı. Şehir kulübüne giden,
briç oynayan, klasik arabalara meraklı erkeklerin üzerinden yayılması gerekiyor
onun kokusu.
Orta
kısımdaki küçük sorunları saymazsak, gayet başarılı bir erkeksi çalışma ve
dedikleri gibi tam bir klasik. Evet biraz karanlık, biraz hayvansal, biraz
demode ama gayet karizmatik, duruşu olan, resmi ve mesafeli. Denemeden almak
için uygun değil.
Van
Cleef & Arpels Pour Homme'un kokusunu Louis Monnet tasarlamış ki adını ilk
defa duyuyorum. EDT formunda. Kalıcılığı gayet iyi. Fark edilirliği başlarda
yüksek. İlerleyen saatlerde kendisini rahatlıkla hissettiriyor. Tam bir
sonbahar-kış kokusu.
Koku
Güzelliği:10/7
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder