1724
yılları. Yemen'deyiz. Günümüzün modern safkan atlarının en ünlüsü ve belki de
atalarından biriydi Godolphin Arabian isimli tay. Daha bilinen ismiyle
Godolphin Barb'ın doğum yeri, Yemen'de bulunan Aden körfezi civarıydı.
Godolphin atı, 14.3'lük ayak yüksekliği ve topuklarındaki hafif beyazlıkla
diğer taylardan ayrılıyordu. O zamanlardaki Yemen'in önemli ihracat
kalemlerinden (Suriye'den Tunus'a kadar) birisini oluşturuyordu bu safkan
atlar. Hatta dönemin Fransa Kralı'na da Tunus'tan dört adet safkan Arap atı
hediye edilmişti.
Paris'e
getirilen bu dört attan birisini zamanla İngiliz Edward Coke satın aldı ve onu
İngiltere'ye götürdü. İşte ünlü Godolphin atı, 1753 yılında, 29 yaşında ölümüne
kadar İngiltere'de yaşadı. Godolphin'in ölümünden sonra, onun soyundan gelen
safkan atlar, modern yarış atlarının en önemli ailesini oluşturdu. Onlarca
yarış kazanan bu müthiş atlar, 2011 yılında niş parfüm evi Parfums de Marly'e
ilham oldu. Bu markanın kullandığım ilk parfümü Herod, yine ünlü bir attan
ilhamını almıştı. Şimdi Parfums de Marly'nin ikinci parfümünü kullanıyorum. Bu
sefer Godolphin'le birlikteydim bir süredir.
Kendi
sitelerinde erkeksi, benzersiz, sofistike yönüne vurgu yapılmış Godolphin'in.
Karmaşık ve derin aromasından, güçlü cazibesinden, rafine yapısından
bahsedilmiş. Parfümün başlangıcı erkeksi safranla gerçekleşiyor. Safrana
aromatik otlardan kekik eşlik ediyor ama çok gerilerde. Üst notalarda azıcık da
kuru meyveler var fakat safran baskın. Başlangıcı pek bana göre değil. Orta
kısmında safran geri çekilirken, onun yerine deri bütün gücüyle ortaya çıkıyor.
Buradaki deri hafif yağlı ve çok tatlı değil. Deriye eşlik eden safran hala
hissediliyor. Orta kısmı, başlangıcına göre daha sevilebilir buldum. Geleyim
kapanışa. Deri, alt notalarda var ama etkisi az. Safran neyse ki ortalarda yok.
Kapanışta harika vetiver ve azıcık tütsü algılıyorum. Parfümün en sevdiğim yeri
oluyor sonları.
Godolphin,
bana göre acımsı/buruk/yağlı bir deri parfümü. Nasıl anlatsam yeni alınmış kösele
ayakkabı ya da deri montlar gibi kokuyor. Deri, baskın ve neredeyse diğer
notaları eziyor. Derinin en önemli arkadaşı safran denebilir. Çoğu kişi
meyvelerden bahsetse de bence öne çıkamıyor meyveler.
Şu
haliyle gerçekçi deri kokusu Godolphin. Evet bu parfüm için anahtar kelimeler
şunlar olmalı: "Gerçekçi deri." Doğallık ve gerçekçilik anlamında
müthiş bir örnek Godolphin. Buradaki deri ne plastiğimsi, ne şekerli, ne de
hayvansal. Eğer "saf ve pürüzsüz" deri parfümü arıyorsanız,
olabilecek en iyi eserlerden birisiyle karşı karşıyayız. Bu konuda mütevazi
değil Parfums de Marly.
Amma
geleyim benim açıma. Şimdi Godolphin, safran-deri birlikteliğinin en sağlam
örneklerinden birisi. Fakat kullanılabilir mi? Yani derinin bu kadar acı,
gerçekçi ve neredeyse sert verilmesi, kullanım açısından sorun oluşturuyor.
Şunu demek istiyorum ki kim yeni deri
kemer gibi kokmak ister? Muhakkak vardır böyle arkadaşlar fakat yine de
deri gibi zor temanın, başka aromatik notalarla yumuşatılması daha mantıklı.
Yoksa sonuç fazlasıyla acımsı ve rahatsız edici olabiliyor.
Godolphin,
çok rahatsız edici olmasa da benim için konforlu ve harika deri parfümü değil. Özellikle
safranla birleşen deriyi pek kendime yakın bulamadım. Zaten safranı bir türlü
sevemiyorum parfümlerde. Bu durumum, Godolphin için de değişmiyor. Evet yüksek
kaliteli ama kullanım anlamında biraz sorunlu. En azından benim için böyle.
Şimdi
geleyim en tartışılan konuya. Godolphin, çoğu kullanıcı tarafından Tom Ford'un
ünlü parfümü Tuscan Leather'a benzetilmiş. Kimisi bunu olumlu anlamda
değerlendirmiş kimisi ise eleştirmiş. Tabii bir niş markanın böylesine popüler
parfümü taklit etmesi hoş olmaz. Gördüğüm kadarıyla Godolphin, bariz şekilde Tuscan
Leather'a benziyor. Hatta tesadüf olamayacak kadar andırıyor. Yani Parfums de
Marly'nin, Tom Ford'dan küçük çaplı konsept araklaması yaptığı söylenebilir.
Peki bu durum yanlış mı? Bence değil. İnsan insana, parfüm parfüme
benzeyebilir. Hatta bana göre Godolphin, Tuscan Leather'a göre daha
kullanılabilir. Yani ikisi arasında seçim yapacak olsam, az farkla Godolphin'i
seçerdim. Amma bir niş markadan taklit konsept değil, daha yaratıcı olmasını
beklemek hakkımız. Çünkü şişesi 150 Euro'ya satılan markadan bahsediyoruz. Bu
anlamda Parfums de Marly'e ufak bir sitem edebiliriz ama abartılı şekilde eleştirmenin
anlamı yok.
Godolphin'i,
çok fazla popüler olmayan ve pek işe imza atmamış burunlardan Michele Saramito
tasarlamış. Kalıcılığı kıyafet üzerinde gayet iyi. Fark edilirliği yüksek
değil, biraz çekingen kalıyor. Kimi yerlerde uniseks olarak sunulsa da erkek
kullanımına daha yakın olduğunu söylemem gerekiyor. Kadın kullanımı için pek
uygun görünmüyor. Tam bir sonbahar hatta soğuk kış parfümü. Genç arkadaşlara
tavsiye etmem Godolphin’i. Biraz daha üst yaş guruplarına ve koku deneyimi olan
arkadaşlara önerebilirim. Resmi giyime, takım elbiseye ve özel zamanlara
uyacağını düşünüyorum.
Koku Güzelliği:10/7
Godolphin, Tuscan Leather'a çok benziyor, Herod da Tobacco Vanille'ye çok benziyor... o zaman nerede kaldı Parfums de Marly' nin özgünlüğü... Bu marka kaliteli bir taklitten öteye gidemiyor...
YanıtlaSilabi sizden 8 üstü not alan 5 parfüm ismi rica ediyorum..
YanıtlaSilyoğunsanız 3 te olur:)
YanıtlaSilEn son kaç olur, gel anlaşalım :)
SilMerhabalar. Bana sonbahar kış için kullanabileceim erkeksi, çok ağır olmayan hatta insanı eskilere götürenmi diyeyim ne diyeyim bilmiyorum hani o kokuyu aldığında içinde garip hisler uyanırya şöyle bir düşünmeye iter seni öyle bir parfüm önerin. Bu arada yaşım 23
YanıtlaSilSelamlar, ne yazık ki uzun zamandır parfüm önerisi veremiyorum. Onun yerine benimde yöneticisi olduğum parfüm forumumuza üye olup, oradaki Parfüm Önerisi İsteyenler başlığına yazarsanız, bir çok deneyimli arkadaşımız yardımcı olacaktır.
SilAdresimiz şu: http://parfummerakiforumu.blogspot.com.tr/