Histoires de
Parfums – 1904 (2014)
Bu
öyle bir hikaye ki sanayi devrimi sonrası modern zamanların en tutkulu ve
acıklı aşklarından birisini anlatır. Muhtemelen sadece opera sanatı, bir
kadının aşkını ancak bu kadar etkileyici ve sarsıcı verebilir.
Dünya
opera sanatının en önemli eserlerinden birisi olarak kabul ediliyor
"Madame Butterfly". Konusu Japonya'nın Nagazaki kentinde geçen
operanın, kadın kahramanı Ço-Ço-San'ın (Butterfly) bir Amerikalı subay olan
Pinkerton'a aşık olmasıyla başlar. Farklı bir kültürden gelen Amerikalı için
ailesini, sevdiklerini hatta dinini bile değiştirmeyi göze alır. Fakat
Pinkerton'un ülkesine dönüp, başka bir kadınla evlenmesi ve yıllar sonra
Japonya'ya gelip, Ço-Ço-San'ı ziyaret etmesiyle gelişmeler trajik hale döner.
Yıllardır aşkla beklediği erkeğin başka kadınla evlenmesini kabullenemeyen
Ço-Ço-San, Japonya'ların geleneksel intihar şekli harakiri ile hayatını sona
erdirir. Kadın, aşkı için ölümü seçmiştir.
Madame
Butterfly operası, 1900'lü yılların başlarında gösterime girdiği her yerde
büyük beğeni kazandı. Birçok ünlü yapımcı da yakın tarihe kadar hala Madame Butterfly
operasını sahneye koymuş. Bunların muhtemelen en meşhuru Puccini'nin 1904
yılındaki Madame Butterfly gösterimiydi. Prömiyerini 1904 yılında İtalya'da yapan
Puccini'nin Madame Butterfly'ı, 2014 yılında Fransa merkezli niş parfüm evi
Histoires de Parfums'e ilham verdi. İsmini ilk gösterim yılı olan 1904'ten alan
parfüm, Histoires de Parfums'un "Opera" serisinin beş parfümünden
birisi. Serinin beş parfümü de kadın kullanımına uygun olarak verilmiş.
Kendi
sitelerinde 1904, çiçeksi pudralı olarak sınıflandırılmış. "Madame
Butterfly'ın narin kadınsılığını kucaklayan pudralı çiçeksilikten"
bahsedilmiş. 1904'ün açılışı kremsi turunçgillerle gerçekleşiyor. Ferah olmayan
mandalina başlangıçta kendisini şöyle bir gösteriyor ama etkisi kısa sürüyor.
Orta bölümde parfümün gerçek karakteri kendisini gösteriyor. Bütün heybetiyle
süsen (iris) ortaya çıkıyor. Tozlu ve nostaljik verilmiş süsen çiçeği, kokuyu
kadınsı tarafa çekiyor. Pudralı yapı orta bölümde süsen çiçeğine eşlik ediyor.
Abartılı verilmemiş pudra hiç de fena değil. Orta bölüm, parfümün en başarılı
kısmı bence. Geleyim son bölüme. Bazı Histoires de Parfums kokularında
rastladığım alt notaların vasatlığı sorunu, 1904'te de karşıma çıkıyor. Sıkıcı
bir misk, yapaylık sınırındaki tatlımsı sedir ağacı ile hiç de ilginç kapanış yapmıyor.
Son bölümü beğenmedim.
1904,
kendi sitelerindeki kadınsılık vurgusu konusunda haklı sayılabilir. Orta
bölümden itibaren çiçeksi yapıya bürünüyor. Süsen her zaman çok etkin.
Sabunsu-pudralı verilmiş süsen, erkeksilikten uzak. Çok modern kokusu olmaması
fakat henüz piyasa sürüleli bir yıl olması, onun ilhamını aldığı 1900'lü yılların
tozlu opera sahnesini zihnimizde canlandırmaya çalıştırttığını düşünebiliriz.
Yumuşak
ve sakin bir parfüm 1904. Zaten süsen çiçeğinin baskın olduğu parfümler
genellikle çok saldırgan ya da çıkıntılı olmuyor. 1904, basit sayılabilecek
yapıya sahip. Üst-orta-alt notalar dikkatli koklanırsa, geçişler anlaşılabiliyor
fakat çok derin ve detaylı değil. Nostaljik formu, üst yaş gurubu kadınları
hedeflediği izlenimini veriyor. Canlı, heyecanlı, kıpır kıpır meyveli-şekerli
genç kız kokusu değil.
1904
hangi parfüme benziyor diye düşünürken ampul yandı. Yine Histoires de
Parfums'un bir başka süsen temalı kokusu 1889'u anımsattı bana. 1904, daha
basit ve daha az yağlı/makyaj malzemesi gibi kokuyor. Biraz daha ferah
sayılabilir 1904. Yine de ilkbahar-yaz mevsimi için kullanmak iyi fikir olmayabilir
1904'ü. Sonbaharın hüzünlü serin günlerine çok daha yakışacaktır.
Kendi
sitelerinde net bilgi olmasa da Opera serisinin Pure Parfum konsantrasyonunda
olduğu karşıma çıktı farklı yerlerde. Dolayısıyla 1904'te muhtemelen Pure Parfum
formunda. Kalıcılığı iyi, fark edilirliği fena değil. Oldukça yüksek fiyatına
istinaden (kendi sitelerinde 60 ml.si 380 Euro) denemeden almanın iyi fikir
olmadığını söyleyebilirim.
Koku
Güzelliği:10/7
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder