29 Kasım 2014 Cumartesi

Aramis – Aramis (1965)


Aramis – Aramis (1965)

Kral 13. Louis şerefine: "Birimiz hepimiz için, hepimiz birimiz için!"

Çocukluğumuzun belki de en aklımızda kalan cümlesidir bu muhtemelen. Oyunlarımızda diğer arkadaşlarımızla bu yemini tekrarlar ve adeta kendimizi Üç Silahşör gibi hissederdik. Ne güzeldir çocukluk aslında. Dert yoktur, tasa yoktur, geçim kaygısı yoktur, yalan yoktur, iki yüzlülük yoktur. Belki de çoğumuz onun için severiz çocukları ve hatta imreniriz onlara. Çünkü çocuk saflığı ve günahsızlığı simgeler çoğu zaman.

Alexander Dumas'ın dünya klasikleri arasında yer alan Üç Silahşörler'ini muhtemelen çoğumuz okumuştur. Aralarına katılan D'Artagnan ile biricik kralları 13. Louis'i korumak için çarpışan bu dört şövalye, dünya edebiyat tarihine de geçmiştir uzun yıllar önce. Üç Silahşörler'in en yakışıklısı, en genci, kadınların yüreklerini hoplatan Aramis'in ününü ise biliyoruz.

Aramis kelimesi, zihnime Üç Silahşörler sayesinde sağlamca kazınmış durumda. Fakat Aramis ismini dünyanın en büyük kozmetik şirketlerinden Estee Lauder'in alt markası olarak da biliyoruz. Estee Lauder'in Üç Silahşörler'deki Aramis karakterinden ismini aldığı söyleniyor bu markanın. Tabii Aramis'in, Amerika kökenli olması, daha çok Amerika kıtasında yüksek popülariteye ulaşmasını sağladı. Özellikle 1960'lı yılların sonlarından itibaren Amerikan kültüründe Aramis markasının ürünleri önemli yer tutmaya başladı. İlk parfümlerini 1965 yılında piyasaya sürdüler. Ve olan oldu.

Sade bir şişe ve kutu tasarımıyla piyasaya sürülen ilk parfümleri erkek kullanımı içindi. İsmi, markanın ismiyle aynı idi. Aramis parfümü, 1965 yılında piyasaya sürüldükten sonra özellikle Amerika pazarında büyük başarı yakaladı ve çok uzun yıllar en çok satan erkek parfümleri listesinden ayrılmadı. Aramis'in ilk parfümü çok büyük bir yıldıza dönüşmüştü yıllar içinde. Amerika kıtasından gelen Aramis rüzgarına dünyanın geri kalanı da daha fazla direnemedi ve parfüm dünyasının kült kokularından birisi haline geliverdi. Bugün bile Amerika'nın hala en çok satan erkek parfümleri listesine üst sıralardan girmeyi başarıyor. Aradan 48 yıl geçmesine rağmen.


Bu müthiş başarı öyküsünün arkasında ne vardı? Aramis parfümü neden böylesine fenomen olmuştu? Tabii bu soruları reklam ve pazarlama kampanyaları ile açıklamak fazlaca yüzeysel kaçar. Çünkü hiç bir reklam, neredeyse 50 yıl boyunca erkeklerin o parfümü kullanmasını sağlayamazdı. Aramis bir şekilde erkeklerin bam teline dokunmuştu. Belki de onu kullanan erkekler, kendileri ile Aramis'i özdeşleştirmişti. Ya da Aramis'e saygıyla karışık hayranlık besliyorlardı.

Çocukluğumdaki anılardan birisi de babamın Aramis kullanmasıyla ilgiliydi. Hayal meyal hatırladığım anılarım, beni yanıltmıyorsa, banyodaki dolapta bir şişe Aramis parfümü her zaman dururdu. Zaten çoğu kişi, Aramis'i babasının kullandığını söyler. İşin ilginç tarafı belki de otuz sene önce babamın kullandığı Aramis'i, bugün ben kullanıyorum. Eski anılarla birlikte... Babadan oğula geçen bir gelenek gibi...

Anıları zor da olsa bir kenara bırakıp, 2014 yılının dünyasına dönelim. Hayatın inanılmaz hızlı aktığı, sokakta yürüyen çoğu insanın yüzünün asık olduğu, depresif, sıkışmış, sıkılmış, kaygılı, sinirli ve neredeyse patlamaya hazır bomba haline gelmiş "güzel ve yalnız ülkemize" dönelim. Ve bakalım bilgi çağını yaşadığımız 2014 yılında, Aramis, bana neler hissettirecek.

Aramis'i kullandığımda üst notalarında her seferinde nostaljik bergamot, biraz artemisya ve çokça aromatik otlar karşıma çıktı. Ağırlığın eski kokan bergamot ve tozlu aromatik otlarda olduğu söylenebilir. Neredeyse eski kolonyaları hatırlatan başlangıcını sevdim Aramis'in. Orta bölüme geçildiğinde eski bergamotun geri plana geçtiğini anlıyoruz. Orta notalar, güçlüce ortaya çıkan hayvansallık ve misk ile birlikte verilmiş. Fakat çok abartılı ve mide bulandırıcı kadar yoğun değil hayvansallık. Yine de orta bölümü domine ediyor hayvansal misk. Orta kısımda karanlık ve tozlu kokan baharatlarda ciddi destek veriyor hayvansallığa. Baharat olarak kakule ve karanfil olduğu söylenebilir. Orta bölüm biraz bana uzak olsa da yine çok etkileyici. Geçeyim son kısma. Asıl şenlik alt notalarda başlıyor. Tatlılık barındırmayan karanlık/korkutucu deri önce sizi kendinize getiriyor. Arkasında ciddi anlamda tozlu kuru paçuli ve biraz da meşe yosunu mevcut. Harika bir sürpriz yapıyor meşe yosunu ama ne yazık ki deri ve paçulinin gerisinde kalıyor. Kapanış bölümünde vetiver de var. Evet eminim. Nefis bir vetiver hem de. Kapanışı çok başarılı Aramis'in.


Evet değerli koku delileri. Karşımızda 1960'lı yıllardan kopup gelmiş, adeta ışınlanmış ve "2014 yılının dünyasında ne arıyorum" diye şaşkın şaşkın etrafına bakan bir zaman yolcusu var. Aramis isimli arkadaş şaşırmakta haklı. Çünkü 2014 yılının dünyasındaki modern parfümlerin çoğu bol bol tatlılık içeriyor, adeta şeker dükkanı gibi. Aramis ise 20. yüzyılın genlerine sahip, kuru, tozlu, eski, erkeksi, güçlü, sert, derin, çok katmanlı, tatlılık barındırmayan, sağlam ve karakterli bir parfüm. 2014 yılının şeker bombası tikilerinin arasında bocalaması ve şaşırması olağan. Onu kesinlikle kınamıyorum. Hatta destekliyorum.

Aramis, günümüzün parfüm trendlerine hiç uymayan, ülkemiz insanının yüksek ihtimalle "ıyyy hacı yağı gibi kokuyor" diyecekleri, nostaljik, abartacak olursam arkaik, über-maço, ultra-ödünsüz, hiper-acımasız ama adaletli, sofistike, babacan, karizmatik, sululuğu sevmeyen, ciddi, karanlık ama yasa dışı olmayan, kabadayı, mert ve cesur bir parfüm. O, bir takım elbise parfümü. Eğer şort ve tişörtle kullanacaksanız kaçacak yer arayın çünkü Aramis'in ruhu gelir ve sizi elbette bulur, bunun hesabını sorar.

Anlaşılacağı üzere yaşı otuz beş olup, yolun yarısını devirmiş hatta kırklı yaşların erkeğinin parfümü Aramis. Çoğu kişi için o "baba" parfümü. Baba derken kendi babanız da olabilir, Ford Coppola'nın "Baba"sı da olabilir, 50 yaşından sonra kendisine Harley Davidson alan bir tıp doçenti olabilir, Kadirizmin kurucusu Kadir İnanır da olabilir, hatta Sedat Peker bile olabilir.


Aramis tehlikeli, riskli, anlaşılması zor, tozlu, kirli, hayvansı miskli, baharatlı, erkeksi çiçeksi, bergamotlu, karanlık derili, paçulili, meşe yosunlu bir klasik ve efsane. Bu kadar farklı notanın bir araya gelip, berbat bir koku ortaya çıkacağını zannetmeyin çünkü Aramis harika bir erkek parfümü. Onun neden bu kadar sevildiğini ve saygı duyulduğunu şimdi daha iyi anlıyorum.

Eğer Aramis'i bundan 3-4 yıl önce, bu kadar deneyimim yokken kullansaydım büyük ihtimalle değerini anlayamayacak, "modası geçmiş" diye burun kıvıracaktım. Demek ki herşeyin doğru zamanını beklemek gerekiyor. Benim için doğru zaman 2014 yılının kasım ayının son günleriymiş.

Luca Turin'in kitabında Aramis, deri şipre olarak sınıflandırılmış. Beş üzerinden dört puan verdiği Aramis'i çok beğenmiş bay Turin. Eski Amerika başkanı George Bush'un da kullandığı parfümlerden birisiymiş Aramis. Bu küçük bilgiyi de vermiş olayım.

Parfümün tasarımcısı çok önemli parfümörlerden  Bernard Chant. Bay Chant, kayıtlara göre en son 1977 yılında Aramis - Devin'i tasarlamış ve ondan sonra başka parfüme imza atmamış. Sadece 6-7 adet parfüme imza atmış Chant ama hepsi birer klasik olmuş durumda. Gres - Cabochard, Estee Lauder - Estee, Clinique - Aromatics Elixir, Aramis 900, Devin ve Aramis Classic. Bu müthiş eserlerin hepsine imza atmış Bernard Chant.


Tam bir kış parfümü olduğunu söylemek durumundayım. Herşeyiyle bir erkek parfümü o. EDT formülasyonuna sahip Aramis'in 48 yıl içinde defalarca reformüle olduğunu düşünmek hiç de yanlış olmamalı. Eski formüllerinin çok daha sert, kalıcı ve saldırgan olduğu söylenen Aramis'in, benim denediğim güncel versiyonun çok agresif olmadığını söylemek durumundayım. Denemeden alınmayacak parfümlerin başında geldiğini belirteyim ki sonrasında kokusunun karşısında küçük çaplı şok yaşamayın.

Not: Bu parfümü bana ulaştıran www.decantshop.com sitesine teşekkür ederim.

Koku Güzelliği:10/7.5

13 yorum:

  1. merhaba, Kouros ile benzestirebilir miyiz? Benziyor mu kokulari? Tesekkurler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhabalar,

      Kouros'la çok benzeştikleri söylenemez. Kouros, daha hayvansal ve miskli. Aramis, karanlık, baharatlı ve paçuli-meşe yosunu efektine sahip. Arada epey fark var bence.

      Sil
  2. Üç dört yıl önce deneseydim burun kıvıracaktım" yorumunuza katılıyorum.Aynı durum benim içinde geçerli.Ama ben ilk olarak 6-7 ay önce denemiştim ve burun kıbırmıştım.Ama bu sürede zannedersem çok koku denememin vermiş olduğu tecrübeyle artık bende çok beğeniyorum aramisi.Hatta forumda açılan bir konu var bir erkeğin hayatında en az bir defa denemsi gereken parfüm diye.Benim cevabım Aramis olur.
    Güzel bir yorum teşekkürler.

    YanıtlaSil
  3. İlk kez çocuk denecek yaşta (70 sonları, 80 başları) tanışıp daha sonra bir iki şişesini çok severek kullanmıştım. Herhalde en az 30 yıldır uzak kaldığım bu parfüme bir iki ay önce bir parfümeride rastlayınca nostalji olsun diye alıp üzerime sıktım. Bir anda zaman tüneline girmiş gibi oldum. Gücünün çok azaldığı doğru, belki de bana o yaşlarda daha sert ve agresif geliyordu. Bugün için nostaljik anlamı dışında kullanabileceğim bir parfüm gibi görünmedi ama geçmişimdeki yeri sağlam. Frank Sinatra'nın, düzenlediği partilerde, davetlilere önkoşul olarak bu parfümü kullanmamalarını belirttiğine dair bir de bilgi kalmış aklımda. Ne kadar doğrudur bilemiyorum.

    YanıtlaSil
  4. Çok zengin, çok dolu bir parfüm.Benim gibi yaşı 30 ları aşmış olanlara tavsiye edilebilecek bir koku. Benim tenimde deri baskın olarak kokuyor ve çok kalıcı. Elimde Tuscany de var ama Classic birkaç gömlek daha üstün bence :)

    YanıtlaSil
  5. Vay, vay, vay...demek istiyorum. :-) cok guzel anlatmissiniz, karsima ciktiginda koklamadan gecmeyecegim. Maalesef etrafimda parfum kullanan ne bay ne de bayan var! Parfumlerden bahsetmek mumkun degil, bana deli diye bakiyorlar.
    Lise caglarimda benden yasca buyuk birine platonik olarak ilgi duyuyordum, zannedersem kullandigi parfumun de etkisi buyuktu...neydi acaba, keske bulabilsem. Tarif etmem mumkun degil ama koklasam hatirlarmisim gibi...belki de aramistir.
    Natali

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Parfüm deliliğiniz konusunda yalnız değilsiniz, merak etmeyiniz :) Umarım aradığınız parfümü bulursunuz. Aslında düşündüm de belki de bulmasanız daha iyi. Bırakın kalsın anılarınızda o koku. Bulursanız sihri kaçar belki de.

      Sil
  6. Öncelikle merhabalar ben de 3 yıldır kullandığım parfüm olan dior homme'a bir müddet ara vermek istedim ve yeni arayışlara geçtim fakat istediğim koku da dior homme a biraz benzesin istiyorum acaba önerebileceğiniz parfüm varmıdır? Teşekkürler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Selamlar,

      Çok uzun zamandır parfüm önerisi veremiyorum ne yazık ki. Onun yerine parfüm forumumuzdan istiyoruz önerileri.

      Adresimiz şu: http://parfummerakiforumu.blogspot.com.tr

      Sil
  7. Aramis'in kokusu Rebul Silverline'ı andırıyor sanki, yanılıyormuyum ?...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Rebul Silverline'ı hiç kullanmadığım için bir şey söyleyemeyeceğim.

      Sil
  8. Aramis rose ile serge lutten la filla de paris iki gul kokulu karsilastirisaniz yorumunuz ne olur ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İki parfümü de henüz denemedim ne yazık ki.

      Sil