3 Eylül 2013 Salı
Chanel - Allure Homme (1999)
Chanel - Allure Homme (1999) Markanın popüler erkek parfümü.
Büyük bir şans mı yoksa çok çalışmanın ve yeteneğin insanın önüne kapılar açması mı? Dünyanın en ünlü markalarından birisinin yıllardır baş parfümörü olmak sadece "şanslı adammış" klişesine indirgenebilir mi?
Oysaki çoğumuz üstesinden gelemediğimiz zorluklar karşısında fazla direnç gösteremeyiz. Genellikle o sorunun baş edemeyeceğimizden büyük olduğunu düşünür ve vazgeçeriz. Çünkü hayat zaten zordur. O zorluklara bir yenisini eklemektense geriye dönüp gitmek çok daha kolaydır.
Jacques Polge isimli Fransız, parfümlerle ilgili eğitim almamıştı. Okulunu bitirdikten sonra ünlü Grasse'ye geldi ve burada Jean Charles'ın asistanlığını yapmaya başladı. Anlaşılan Polge, kaderinin ona gösterdiği yoldan gidiyordu. Burada uzun zaman çalıştı ve bir anlamda kendi kendisine parfüm yapım tekniklerini öğrendi. Artık bu küçük şehir ona dar geliyordu.
Chanel'in parfüm biriminden teklif aldığında 35 yaşlarındaydı. Üstündeki sorumluluk büyüktü. Chanel parfümlerinin baş tasarımcısıydı artık. Bu göreve getirilen ilk parfümör Ernest Beaux'tu (1920–1961). Daha sonrasında Henri Robert (1958–1987) bayrağı devralmıştı. 1978 yılında Jacques Polge, Chanel parfüm biriminin tarihteki üçüncü temsilcisi olacaktı.
Jacques Polge
Kabul etmek gerekir ki Jacques Polge'un Chanel parfümlerine katkısı çok büyük. Chanel için tasarladığı şu parfümlere bakınca ne demek istediğim daha iyi anlaşılacaktır: Antaeus, Chance, Coco, Coco Mademoiselle, Egoiste... Ve bu klasiklere Allure serisini de eklememiz gerekir.
İlk Allure, 1996 yılında kadın parfümü olarak tasarlandı. Dikkat çeken başarısının ardından üç yıl sonra erkek versiyonu Allure Homme piyasaya sürüldü. 2013 yılı itibariyle Allure isimli seride kadın-erkek karışık on adet parfüm var. Anlaşılan yine çok tutulan ve şöhretli parfümlerin değişik isimlerle piyasaya sürülmesi durumunu yaşamış Allure isimli arkadaşlar.
Allure Homme, Fragrantica'da odunsu oryantal olarak sınıflandırılmış. Kendi sitelerindeyse şöyle tanıtılmış: "Canlı ve temiz, sıcak ve seksi, karşı konması imkansız. Erkeğin parfümünün en güçlü ve kalıcı formu. Gündüz ve gece, erkeksi bir duruş. Vücudun her köşesindeki ferah erkeksi formül."
Allure Homme'un açılışı metalik-yapay turunçgiller ile gerçekleşiyor. Portakal, mandalina ve biraz da limon var. Çok alışılmamış değil bu turunçgil kullanımı. Hatta bir çok parfümde karşılaşacağımız gibi. Sıradan açılışa sahip ne yazık ki. Geçelim orta notalarına. Burada metalik turunçgillere canlı baharatlar ve tatlı meyveler ekleniyor. orta kısım için rahatlıkla yapay baharatlar ve şekerli meyvelerden oluşuyor diyebilirim. Allure Homme'un neden bu kadar ilgi gördüğü orta kısmında saklı anladığım kadarıyla. Başlangıcından daha yapay kokuyor ne yazık ki devamı. Alt notalarda baharatlar ve meyveler geri çekiliyor. Onların yerine yapay vanilya, yapay odunsu notalar ve yapay-parlak amber geliyor. Alt notalarda yapaylık iyice artıyor. Son kısım en kötü bulduğum tarafı. Böylece de tenden ayrılıyor.
Şimdi öncelikle kendimi tamamen geri çekip, üzerimden yayılan aromayı objektif olarak değerlendirmeye çalışacağım. Önce ismine bakalım: Chanel - Allure Homme. Bir dakika... Chanel mi? Üzerimdeki parfüm Chanel'e mi ait? Bu bir şaka mı? Şu söylediğime ne kadar inanırsınız bilmiyorum ama eğer gözümü kapatıp, bu parfümü üzerime sıksaydınız ve nasıl koktuğunu bana sorsaydınız size marketlerde satılan ucuz, yerel parfümlere benzediğini söylerdim. İnanasım gelmiyor. Chanel'in bu kadar piyasa işi, sıkıcı, yapay ve sıradan bir parfüm yapacağını söyleseniz güler geçerdim. Ama durum gerçekten de kötü çünkü Allure Homme, denediğim en vasat Chanel parfümü olarak hafızamdaki yerini alıyor. Chanel'in bu kadar başarısız bir parfüme nasıl üretim izni verdiğini anlamakta zorlanıyorum.
Allure Homme'a üç ana noktadan itiraz ediyorum. Birincisi sıradan piyasa parfümleri hissi vermesi. İkincisi orta kısımdan itibaren ortaya çıkan yapaylığın, alt notalarda iyice artması ve baş ağrısı yapması. Son olarak da tatlılık oranı. Orta kısımdan itibaren artan tatlılık, bir süre sonra bıktırıcı şekerliliğe dönüşüyor. Tatlılık kullanımında ayar oldukça kaçmış bence.
Madem inanmadınız. Haydi daha detaylı inceleyelim. İlk olarak başlangıcı. Üst notalar parfümün en az yapay kokan yeri. Fakat buradaki turunçgiller, yüzlerce sıradan parfümde rastlayacağınız türde. Hiç bir özelliği, farklı tarafı yada yaratıcılığı yok. Vasat turunçgiller. Geleyim orta notalara. Bu kısımda tatlılık iyice artıyor ve karamelize edilmiş şekerlere doğru evriliyor. Garip ve sinir bozucu metalik baharatlar, şekerli meyvelere eşlik ediyor. Sanırım parfümün en cezbedici ve seksi bulunan tarafı burası. Zaten genellikle kadınlardan en övgü alan kısım. Kendi kullanım periyodunda da şahit oldum.
Evet, canlı, parlak ve pozitif orta kısım. Fakat sinir bozucu, ukala ve züppe bir erkek kokusuna benzettim her seferinde burayı. Aynı zamanda bol şekerli ve yapay. Daha ne olsun! Alt notalarda şenlik devam ediyor. Buradaki her nota baş ağrıtmaya müsait ve kalitesiz. Yapaylık had safhada. Amber en sevmediğim metalik şekilde kullanılmış. Odunsu notalarda bol tatlı olarak verilmiş. Vanilya-tonka fasulyesi ise parfümün genelini kurtarmaktan çok uzak. Onlarda bu kakafoninin kurbanı olmuşlar. Kendimi zorluyorum güzel bir yanını bulmak için. Belki orta kısımdaki baharat-şekerli meyve işbirliği için "eh işte" diyebilirim. Onun dışında kokusunun nasıl bir karakteri olduğunu pek anlayamadım. Fikri olan var mı?
Allure Homme, zengin ve kompleks yapıda. Üst-orta-alt notalar hissediliyor. Yani başından sonuna kadar aynı devam eden kokusu yok. Bu anlamda başarılı diyebilirim. Asıl hedefinin genç arkadaşlar olduğunu düşünüyorum. Bir de tabiki kadınlar. Bazı rastladığım kadın forumlarında Allure Homme, genellikle övgüler alan bir arkadaş konumunda. Bu parfümün kadınlara cazip gelmesi için tasarlanmış olabileceğini düşünüyorum. Aynı hissi bana Hugo Boss - Boss vermişti. Benim hiç beğenmediğim Boss, kadınlar tarafından çok beğenilmişti. Demek ki bazı parfümlerin böyle bir aurası var. Kabul etmek lazım.
Jacques Polge'un bu parfümü biraz aceleyle tasarladığını düşünmek istiyorum. Çünkü Antaeus ve Egoiste gibi önemli klasikleri tasarlamış birisinin Allure Homme gibi vasat parfüme nasıl imza atmış olabileceğini anlamakta zorlanıyorum. Gerçi Polge'un 2010 yılında tasarladığı Bleu de Chanel'in başarısızlığını düşündüğümde, sanırım Chanel'in yeni parfümlerini artık daha az denemek yerinde olacaktır.
Allure Homme bana üç parfümü hatırlattı. Birincisi Xeryus Rouge. Oradaki yapay meyvelere biraz benzettim orta kısmını. İkinci olarak da Dreamer. Yapay ve bol tatlılık içeren odunsu notalarda sanki Dreamer esintileri var. Üçüncü olarak da Montele - Wood & Spices. Oradaki sinir bozucu, tansiyon yükseltici metalik yapay baharatlar ve odunsular, Allure Homme'dan esinlenilmiş olabilir.
Eğer amacınız kadınlardan övgüler almaksa Allure Homme iyi bir seçenek. Fakat parfümü başkaları için değil de kendim için kullanırım diyorsanız başka seçeneklere yönelmenizde fayda var. Çok daha kaliteli parfümlere mesela.
Parfüm yazarı Luca Turin, Allure Homme'u odunsu amber olarak sınıflandırmış ve beş üzerinden sadece bir yıldız vererek en kötü parfümler listesine almış. Kısaca özetlemek gerekirse şöyle söylemiş: "Allure Homme, Chanel'e layık değil ve tamamen donuk."
Sonbahar-kış mevsiminde kullanmaya daha yakın. Otuz yaşın altındaki erkeklere öneririm. Üst yaş grupları için biraz fazla genç işi kalabilir. EDT formülasyonuna sahip. Denemeden almayın, pişman olmayın.
Artıları:
+ Kalıcılığı tenimde gayet iyi oldu.
+ Karşı cinsin ilgisini çekeceğini düşünüyorum.
Eksileri:
- Yapaylık can sıkıcı halde hissediliyor.
- Kokusu ucuz market parfümlerine benziyor.
- Kalite hissiyatı düşük.
- Fiyatı rakiplerine oranla yüksek.
Koku Güzelliği:10/5
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Forumda biri, Chanel sonunda 7,5 in üstünde bir puanla tanışacak" gibi birşeyler söylemişti :))
YanıtlaSilÇok komik demi
SilAllure blanche çok güzel diyordum. Fakat dün ikinci şansta bi git dedim. :-)
YanıtlaSilAqua di gio ve allure nin kızlar tarafından neden bu kadar sevildiğini hiç anlamış değilim. Hele ki bazı müşterilerin parfüm reyonuna girip kızların beğeneceği türde parfüm bakıyordum demesi beni çileden çıkarıyor.Tamam arkadaş, parfüm karşı cinsi etkilemek için vs. kullanılır birşey demiyorum ama kendi beğenilerin ilk önce ön planda olmalı.Herkesi memnun etmeye çalışırsanız hiçkimseyi memnun edemezssiniz ve öncelikle kendinizi memnun etmelisiniz.
YanıtlaSilGio yapaylık olsa bile çok sevilen bir kokudur. Ben bir erkek olarak erkek versiyonunu sıktığım zaman kendimden geçiyorum bayan versiyonu nasıl tahrik eder bilemiyorum artık :)
SilBence Allure Homme ile Hugo Boss Bottled arasında bir paralellik olduğuna inanıyorum. Allure'de yapay limonumsu tema ve yapay vanilya birleşimi varken aynı şekilde Bottled'da da yapay elmamsı tema ve yine oldukça yapay bir vanilya kullanımı var. Her iki parfümde Raşit Bey'in de dediği gibi karşı cinsin oldukça ilgisini çekecek nitelikte fakat; İkiside ukala ve burnu yapıdalar.
YanıtlaSilçok yerinde bi puan olmuş ki zaten ben daha öncede edition blanche incelemenizde bu parfümün chanel kalitesine yakışmayan bi parfüm olduğunu söylemiştim benim gibi düşünmenize sevindim..
YanıtlaSilchanel etiketinin uyandırdığı kalite hissine yakışmayan bir parfüm allure. yaptığınız yoruma katılıyorum. sıkıcı tekdüze bir kokusu var.
YanıtlaSilsanırım bu da reformulasyonlar la kalitesi düşmüş bir ürün RL vb. leri gibi..
YanıtlaSilarkadaşlar sanalpazar dan alışveriş yapan oldumu hiç ? fiyatlar çok uygun mesela tom ford noir 50 lira.. sahte çıkma ihtimali yüksekmidir ? bilgisi olan varmı ?
YanıtlaSilBen yapıyorum da. Her ürün ayni degil. Üye ürünleri. Bahsettgn testerdir. 50 de çok anormal. Sahte ihtimalı yüksek
SilÇok güzel yorumlama uzun zamandır bekliyorum bu yorumu kısa zaman demiştik ama biraz uzun oldu sıra gelmesi sanırım :-) koca bir şişe bitirdim ne ben ne koktuğumu anladım nede biri çevirip bu neymiş dedi..yazık paraya..
YanıtlaSilKendi çapımda epeyce parfüm denediğimi düşünüyorum ve Allure Homme kadar kendi içinde kokunun ahenk ile değişeni görmedim. Fazlasıyla yerden yere vurulduğunu da düşünüyorum. Bana göre en iyi parfümlerden de biridir Chanel Allure Homme. Kaldı ki yorumunuzda Luca Turin'den bahsetmişssiniz; Cool Water'a 5 üzerinden 5 verip Allure'a 1 veren bir uzmanın görüşünden şüpheleniyorum açıkçası. Son olarak da ucuz market kokularını benim için açarsanız çok sevinirim, ne anlama geldiğini çözemedim.
YanıtlaSilAllure Homme'un nota geçişlerini belirgin olarak yapması, onun çok güzel koktuğu anlamına gelmeyebilir. Allure Homme'un o baş ağrıtıcı yapay, şekerli odunsularına kendi açımdan tahammül etmem mümkün değil.
SilUcuz market parfümleri, adı üstünde süpermarketlerde ucuz fiyata satılan parfümlerdir. Mesela Caldion, Adidas yada Aromel.
1 aydır kullanıyorum bu parfumu, kalıcılığı üst duzeyde, Günler sonra bile kıyafetlerin üzerinden parfumun kokusunu alabiliyorsunuz. Bu benim açımdan gayet etkileyici bir unsur ki parfümün kalıcılığı, parfümün kalitesinin %80 ni olduğunu savunmaktayım, %20 si ise kokunun kullanıcısı tarafından beğenilmesi ki bu da kişiden kişiye değişen bir unsur. Bence almadan önce kesinlikle deneyin, koku beni etkilemez, uzun süre kalıcı olsun derseniz, şiddetle öneririm.
YanıtlaSilYemin ediyorum parfümden anlamıyorsunuz.
YanıtlaSilEtrafımda kim olsa ayıla bayıla parfümümün markasını sordurtan bir koku. Hele ki yazın tatil beldelerinde hafif bir esintiyle çevreye verdiğiniz o muhteşem koku, tüm bakışları üzerinize çekiyor.
Yazdıklarınızın hepsi saçmalık, kokusu ağır değil, inanılmaz kalıcı ve olağanüstü güzel bir parfüm. Bu arkadaşa bakmayın, cahil cahil yazmış.
Ben çevremden biliyorum