Clinique
– Aromatics Elixir (1971) Markanın klasikler arasında yerini almış kadın parfümü.
Evet biliyorum. Benim hatam. Ve özür
diliyorum. Daha önce Aromatics Elixir’in farkına varamadığım için. Belki de
hakkında yazılanları pek ciddiye almadım. Şöyle bir göz gezdirip geçip gittim.
Ama şu anda pişmanım. Çünkü bu parfüm hiç de yabana atılacak ve hafife alınacak
bir arkadaş değilmiş. “Parfüm Merakı biraz abartıyor” diye düşünenleri yazının
devamı için şöyle alayım o zaman.
Erkek milletinin bir üyesi olmamdan dolayı
kadın parfümlerine doğal olarak pek ilgi göstermiyorum. Aslında bir ön yargım
yok. Hatta elime gelseler her birini seve seve inceler, yazarım. Ama belki de
algıda seçicilik olayı devreye giriyor. Ve kendi cinsiyetime uygun parfümler
beni kendisine çekiyor. Sanıyorum bu da normal olan.
Blogumun değerli okuyucularından ve sıkı
bir parfüm sever olarak, bana Clinique’in Aromatics Elixir parfümünün (daha
başka parfümlerinde) numunesini gönderen Koray, belki de farkında olmadan kafamda
bazı ışıkların yanmasını sağladı. Açıkçası (kusura bakma Koray) Clinique’in bu
ismini duymadığım parfümünün hele ki 1971 yılında piyasaya sürüldüğünü
okuduğumda pek ciddiye almayıp, dolabın bir kenarına koymuştum. Çünkü “koca
koca markaların boy gösterdiği parfüm sektöründe kozmetikçi Clinique’de neymiş”
diyerek denemeyi hep ertelemiştim. Ve Eylül ayının ortalarına geldiğimiz şu
günlerde artık bir çiçeksi ve sonbahara uygun parfüm yazayım diye düşünürken
buldum kendimi. Vee Aromatics Elixir ile tanışma şerefine nail oldum.
Meğer ki bu arkadaş parfüm dünyasının en
ünlü ve kült sayılabilecek kadın parfümlerinden birisiymiş. Başka bir yerde bu
benzetme yapılmış mı bilmiyorum ama şöyle özetleyeyim. Nasıl ki Yves Saint
Laurent – Kouros erkek parfümleri içinde çok tuhaf ve yüksek bir yerde
duruyorsa (kokusunu sevmesem de hakkını vermeliyim), Aromatics Elixir ona
benzer bir yerde anladığım kadarıyla. Bu düşüncemi biraz daha detaylandıracağım
birazdan.
Kendi
sitelerindeki tanıtımı şöyle: “Şaşırtıcı, sıra dışı ve kışkırtıcı aromasıyla
bir parfümden çok daha fazlasını ifade eder. Benzersiz notalarıyla duyulara
dokunur. Bunu gül, yasemin, ylang ylang ve vetiver bitkisinin özleriyle yapar.
Her kadının içindeki dişiliği ortaya çıkarır.”
Fragrantica’da çiçeksi-şipre olarak
sınıflandırılmış. Ve tam isabet derim bu tanıma. Çünkü daha ilk saniyelerinde
hem şipre hem de çiçeklerin etkisi görülüyor. Açılış kuru otlar, belki biraz
lavanta ve hafiften burnumu yalayıp geçen hayvansal deri ile gerçekleşiyor. Üst
notalar burnunuza adeta saldırıyor. Çok keskin, güçlü ve yoğun. Yahu bu kokuyu
bir yerden hatırlıyorum derken hemen aklıma geliyor. Nasıl unuturum ki Salvador
Dali Pour Homme’u. Kimse bahsetmemiş ama bana oldukça benzer geldi kokuları.
Çok eskilerden gelen bir kokusu var. Hatta demode veya nostaljik diyebilirim.
Ama çok farklı, sert ve algıları zorluyor. Sizi adeta kendinize getiriyor
başlangıcı. Sanırım üst notalarını pek beğenmedim. Çok tuhaf…
Bir süre sonra orta notalara geçiliyor.
Aynı başlangıcı gibi zengin ve karmaşık yapısı devam ediyor. İnsan ne
söyleyeceğini şaşırıyor. Neyseki başlangıcındaki o yoğun ve haşin koku biraz
sakinleşiyor. Bu arada daha stabil hale geliyor. Yine kuru baharatlar, otlar,
eski kokan erkeksi çiçekler, biraz hayvansallık (muhtemelen deri) ve daha neler
neler. Yahu ne söyleyeceğimi bilemiyorum bu parfümü anlatırken. Çünkü bir
şeyleri mutlaka eksik söyleyeceğim. Buna eminim. Orta notalar da keskin ve
yoğun. Karmaşık, zengin ve hala eski kokan çiçekler hakim genele. Hala tuhaf…
Son kısımda artık sakinleşiyor kokusu.
Fakat öyle uslu uslu oturup uyuklayan bir kedi gibi değil. Tırnaklarını
çıkarmış her an tırmalamak için bekleyen bir kedi adeta. Alt notalarında silhat
(paçuli) önemli bir rol üstlenmiş. Yine kuru bir kullanımda. Tütsü de hatırı
sayılır derecede hissediliyor. Biraz odunsu notalar, e biraz da misk.
Kapanışında hala alttan alta hayvansallık hissediliyor. Ama asla öne çıkmıyor.
Kesinlikle her şeyiyle tuhaf…
Hani bazı parfümler vardır. İlk
sıkıldığında size şöyle okkalı bir tokat atar. Sonrasında ise ilginç bir hale
gelir alt notalara doğru. Genellikle eskilere ait parfümlerde rastlıyorum bu
duruma. Sert, acımasız, haşin ve ödünsüz. Mesela Givenchy – Gentleman veya Yves
Saint Laurent – Kouros. İşte Aromatics Elixir’de aynen böyle sert bir şekilde
açılışını gerçekleştiriyor. Bu durumu aynı ve daha eski dönemdeki parfümlerin
genel karakteri olarak düşünebiliriz. Onun için çok şaşıracak bir durum yok.
Fakat uzun zamandır böyle eski/güçlü ve saldırgan bir parfüm denemediğim için
açıkçası suratıma (daha doğrusu burnuma) küçük bir yumruk yemiş gibi oldum
desem yeridir ilk denediğimde.
Böyle üst notaları hiç beklemiyordum. Belki
de gayet ilginç ismi ve kadın parfümü olarak sunulması bende daha yumuşak ve
çiçeksi bir şipre beklentisi yaratmıştı. Ama kafamdaki klişeleri daha ilk
saniyelerde yıktı bu parfüm. Şaşkınım ve mutluyum. Çünkü karşımda gerçektende
çok sağlam bir parfüm var. Her anlamda.
Aromatics Elixir anlat anlat bitmez
sanırım. Ansiklopedi gibi parfüm. Çok zengin, karmaşık, garip, seksi, vahşi,
vurucu, ödün vermez, şok edici, mihenk taşı, gaddar ve acımasız. Yok hayır orta
çağdan kalma bir katili anlatmıyorum. Karın deşen Jack’de konumuz değil. İlginç
tarafı bu parfümün kadınlar için tasarlanmış olması!
Aromatics Elixir benim pek sevmediğim
1970-1980’lerin eski kokan, kuru, fazla tatlılık barındırmayan, sert
şiprelerinden birisi. Yani normalde bu parfümü hiç sevmemem lazım. Ama olmuyor.
Tuhaf bir çekiciliği var. Geneline baktığımda neredeyse tam bir erkek parfümü
gibi davranıyor. Bu parfümün kadınlar için nasıl tasarlandığını hala
anlayabilmiş değilim. Çünkü bize sunulan kadın imajı evlenip çocuk doğuran,
sevgi dolu, ailesine bağlı, hanım hanımcık, güzel pasta-börek yapan, uysal,
tatlı dilli vb. Ama bu parfüm anladığım kadarıyla bu tür kadınlar için
tasarlanmamış. Ya da bana öyle geldi.
Bence bu parfümü biraz “erkek gibi
kadınlar” için. Ya da seksi, fettan ve
baştan çıkarmayı seven kadınlara daha uygun gibi. Belki ağına düşürdüğü
erkekleri ustalıkla ve arkasında iz bırakmadan öldürüp, daha sonra hayatına
hiçbir şey olmamış gibi davranmayı başaran kadınlar sevebilir. Belki de küçük
yaşında geçirdiği travmalar sonucunda erkelerden nefret eden ve onlardan
intikam almak isteyen kadınlar. Ya da ilişkilerinde baskın karakteri seven
lezbiyenler. (Bu parfümü severek kullanan kadınlar lütfen “ne yani ben lezbiyen
miyim” demesin. Benzetme yapıyorum sadece) Hatta 30’lu yaşlarının sonlarındaki
üst düzey yönetici bir kadının, holdingin çok önemli bir toplantısına bu
parfümü bolca sıkarak girdiğini düşünüyorum. Odanın içinde yapacağı etkiyi ve
etrafında kelli felli, şeytanlık ve birbirinin kuyusunu kazma konusunda
profesyonelleşmiş iyi eğitimli yöneticilerin ne düşüneceklerini hayal ediyorum
da.. Aromatics Elixir tuhaf bir şekilde cazibeli kokuyor bence. Bu hissi de
içindeki hayvansal aroma veriyor. Buna eminim.
Bir erkek rahatlıkla kullanabilir bu
parfümü. Hele ki kendisini eski tip fujer ya da erkeksi şiprelere adamış
arkadaşların en seveceği kokulardan birisi olacaktır muhtemelen. Çünkü kokusunu
biraz Yves Saint Laurent – Kouros’a benzettim. Hatta Kouros’un kadın versiyonu
gibi desem biraz abartmış olurum belki ama daha iyi anlaşılır sanırım. Özetle
efsaneleşmiş kadın parfümlerinden birisi diyebiliriz rahatlıkla. Aromatics
Elixir’i kimisi kedi idrarına kimisi de çok kompleks bir şahesere benzetebilir.
Böyle uçlarda dolaşan bir hali var.
Kimi yorumcular kokusunu antibiyotiklere
kimisi hastanelere benzetmiş. Çok öyle olmasa da andırmıyor değil hani. Fakat
bence bu arkadaş tam bir otsu-deri-çiçeksi kombinasyonuna sahip. Evet
eskilerden kalma kokuyor. Ama şunu da unutmamalıyız ki bu parfüm tam 41
yaşında! Nice yıllara…
Aromatics Elixir benim için yeni
keşfedilmiş ve uzun zamandır kilitli kalmış gizli bir hazine adeta. Daha önce
neden bu parfüm hiç dikkatimi çekmemiş hayret. Evet çok farklı bir kokusu var
ama önemli bir uyarı yapmam gerek. Parfümün kokusu gerçekten sevmesi zor bir
yapıda. Yani deneyen bir çok kişi büyük ihtimalle burun büküp oradan
uzaklaşacak. Ya da değerini anlayamayacak. Siz bu parfümü mağazada bir kere
deneyerek karar vermeyin. En az 3-4 defa kullanın. Eğer hala sevmediyseniz
zorlamayın. Ama sizi bir içine alırsa da oldukça şaşırtacaktır. Tam da bu
noktada şu soruyu sorabilirim. Bu arkadaş “Ya sev ya nefret et” tarzının bir
temsilcisi mi? Bu soruya yanıtım “Kesinlikle evet” olacak. Aromatics Elixir’i
ya seversiniz ya da onun şimdiye kadar denediğiniz en kötü kokan parfümlerden
birisi olduğunu düşünürsünüz. Karar sizin.
Ünlü parfüm yazarı Chandler Burr bu parfüme
beş üzerinden beş yıldız vererek oldukça beğenmiş ve bakın özetle şu ilginç
anısını anlatmış:
“Normal denememde hiç beğenmedim Aromatics
Elixir’i. Bir gün parkta yürürken 50 yaşlarındaki bir kadından harika bir
parfüm kokusu geldi burnuma. Hemen yanına gidip hangi parfümünü kullandığını
sordum. “Aromatics Elixir” dedi. “Onu ne zaman sıktınız peki” diye sordum.
Kadın “bir saatten biraz fazla” dedi. Ve o gün parfüme hayran kaldım. O
harikaydı. (Chandler Burr)
Bir başka yazar Luca Turin’de parfüme beş
üzerinden beş yıldız vermiş. Odunsu çiçeksi olarak sınıflandırmış. Ve onu bir
başka kitabı olan “100 klasik parfüm”ün listesine almış. Ayrıca şunları
söylemiş:
“Modern birkaç
kokunun ardından, kağıt üzerinde ya da havada uçuşan molekülleriyle Aromatics
Elixir’i koklamak, Cheers’in on iki bölümünden sonra Lauren Bacall’ın ‘The Big
Sleep’teki performansını izlemeye benzer. Bu parfüm etrafını öylesine bir güç
ve özgüvenle dolduruyor ki yaratıcısı Bernard Chant’ın da diğer herkesle aynı
malzemeleri kullandığına inanmak çok zor. Sağlık ve şifa fışkıran bir ışıltıyla
muhteşem bir günbatımını birleştiren bu parfüm, bana göre bir başyapıt. (Luca
Turin)
Anlaşılan iki ünlü üstat gayet beğenmişler
Aromatics Elixir’i.
Bir başka konu ise parfümün gücü. Bana
sürekli fark edilirliği yüksek parfüm soran arkadaşlar aklıma geliyor da şimdi.
Hafifçe gülümsemeden edemiyorum. İşte size öyle güçlü bir parfüm ki, koluma
sadece birkaç damla sürmeme rağmen bir süre boyunca boğazımda yanma hissettim.
Sonlara doğru normale dönse de başlangıcı çok yoğun ve keskin. Onun için
kullanırken mutlaka az sıkın. Yoksa baygınlık geçirip gözünüzü bir hastanede
açabilirsiniz.
Parfümü Aramis (Classic), Aramis – 900,
Aramis – Devin, Estee Lauder – Estee, Gres – Cabochard gibi önemli eserlere
imza atmış Bernard Chant tasarlamış. Zaten bir çok yorumcu kokusunu Aramis –
900’e benzetmiş. Bu arada parfümümüz bir ya da iki defa reformülasyon geçirmiş.
Benim denediğim hangi formülü tabi ki bilemiyorum. Her zamanki gibi en değerli
olanı ilk ve orijinal formülü. Her ne kadar çok zor bulunacak olsa da.
Genel itibariyle sonbahar-kış mevsimine
daha uygun gibi duruyor. Serin ve hüzünlü bir sonbahar gününde harika
olacaktır. Kadın parfümü olarak sunulsa da bence erkeklerde rahatlıkla
kullanabilir. Ofis kullanımı için biraz fazla haşin olacaktır diye düşünüyorum.
Günlük kullanımda geçtiği yerde iz bırakmak isteyenlerin tercih etmesi gerekir.
Yaş olarak 30 hatta 35 yaş ve üzerindeki kişilerin kullanması daha uygun
olacaktır. Yani genç arkadaşlara göre değil. Denemeden almak ciddi bir risk bence.
Artıları:
+ Etkileyici ve çarpıcı orta notaları var.
Harika da alt notaları.
+ Çok zengin bir harmana sahip. Zihniniz
ile alay ediyor sanki.
+ Kalıcılığı ve fark edilirliği bende çok
iyi oldu.
+ Bir çok internet sitesinde hala
bulabilirsiniz.
Eksileri:
- Başlangıcını kendime yakın bulmadım.
- Biraz fazla eski ve tozlu kokuyor. Bu
anlamda herkese hitap etmiyor.
Koku Güzelliği:10/8
Oy oy oy, hemen alıyorum :):):):)
YanıtlaSilParfüm Merakı, bu arada "Joop Le Bain" aklının bir köşesinde bulunsun. Denk gelirse yorumunu merak ediyorum. Aradım taradım bulamadım Türkiye'de. Çok çok çok övülüyor.
YanıtlaSilBakayım Joop'a.
SilAklıma geldi Caron'un Royal de Bain diye bir parfümü var elimde. Acaba benzerler mi :))
Bir de Pasha lütfen. Sevil'den almıştım, babam koklar koklamaz kaptı :(
YanıtlaSilModern şu pasha nasıl bir koku bende çok merak ettim benzetme yapsan hangi parfüme benzetirsin ordan yola çıkım kafamda kokusunu.
YanıtlaSilPasha, Eau Sauvage, Pierre Cardin Pour Monsieur tarzı bir koku. Erkeksi, çekici, hafif tatlı ama asla Dior İntense gibi bayık değil. Ben bu kokuyu Türkiye'de eski mankenlerden Karahan Çağatay'a çok yakışacağını düşünüyorum. Bayanları etkilemek gibi bir amacı olanlara birebir. Kesinlikle alınmalı!
YanıtlaSilParfüm Merakı, Guerlain Derby ve Gucci Nobile denedin mi?
YanıtlaSilYok ikisini de denemedim. Ama Derby'ı ekstradan merak ediyorum zaten. Bulması o kadar zor ki...
SilDior intense bayık bir koku değil bence fazla sıkmamak şartıyla tabi baymaz.Pasha bakıcam yazdım bir kenera:))
YanıtlaSilDior Intense bence bir süre sonra bayıyor. Hatta yoğun parfümlerden hoşlanan biri olarak ben bile rahatsız oluyorum bazen. Fark edilmek istediğimde ya da tazeleme imkanımın olmadığı durumlarda kullanıyorum.
YanıtlaSilAdının hakkını veren çok güçlü ve çok farklı bir parfüm. İlk defa 90lı yıllarda koklamıştım. Sanırım o tarihten sonra reformüle edildi çünkü günümüzdeki halinden bir parça farklı hatırlıyorum.
YanıtlaSilBeğendiğine sevindim parfüm merakı. Bende bu parfümü sevgili lady odeur'den aldım ve ara ara kullanıyorum. Şunu söylemem gerekirse şimdiye kadar kullandığım hiç bir parfümde bu parfümde aldığım övgüyü almadım. Kadın hocalarım bile eşleri için bunun adını yazdırdılar bana :D ama giymesi cesaret isteyen bir parfüm..
YanıtlaSilAromatics Elixir'i tabiki bilen biliyordur. Ama benim için tam bir "gizli hazine" statüsüne geçti şu andan itibaren.
SilDemek sende lady'den aldın. O zaman lady odeur'a ikimiz adına da teşekkürler :))
Evet en az bir kere reformule edildiğini okudum. Ama iki defa da değişmiş olabilir formulü.
Evet simdi oldu ? Zira ben bizim sirkette calisan cilgin bir bayan var ve bu parfumu kullaniyor. Koku cok farkli ve cekici ! Hatta bir polo veya drakkar'dan daha masculen ! Kesin almaliyim bu bir gizli hazine. Eline saglik ustadim harikasin. Blogunu her bos vaktimde okuyorum. Tesekur ederim burnuna saglik.
YanıtlaSilBiri diyor kedi idrarı, kimi diyor eşlerine bu parfümü almak için ismini yazdırıyor. Biri açıklama yapsın yahu GÜZEL Mİ DEĞİL Mİ?
YanıtlaSilDene ve gör modern. Ne desek olmaz şimdi :))
SilGüzel ama bana göre. Sizin parfum konusundaki beğeninizi bilmemiz gerek. Mesela ne gibi parfümler seversiniz ? Ona göre bizde yorum yapalım size göre :)
YanıtlaSilYoğun, ağır parfümleri severim. Kedi idrarı gibi de olmasın. Mesela Davidoff Zino mu nedir kurumuş idrar kokusu resmen. Hayal kırıklığı yaşamayayım ikinci kez :)
YanıtlaSilPARFÜM MERAKI..PARFÜM ALMAYA AYIRDIĞIN PARA SADECE BİRİNİ almaya yetseydi hangisini alırdın? Clınıque Aromatics Elixir mi; C.DIOR HOMME mu? :)Lütfen cevapsız bırakma üstad..
YanıtlaSilTabiki Dior Homme!!!
Silbüyüksün başkan:)sana D.HOMME u unutturacak parfüm varsa(nıcheler hariç) yeminle bakmadan alacağım..söyle yeter:)
Silzett alemsin valla :))
SilŞimdilik bir numaram Dior Homme. Üstüne parfüm koklamadım.
Ama Serge Lutens - Chergui'de çok fena bir parfüm. İnsanı uçuruyor. Tavsiye ederim.
nıche ler hariç demiştim başkan:)peki yazlık 1 numaran hangisi öğrenirsem benim işim tamamdır :)
SilSanırım Hermes Nil olsa gerek :)
SilNil, Nil ve Nil :))
Silnil nil de ;halen top 10 listene alabildiğin yazlık koku bulamadın başkan:))
Silhaydi başkan!senin yazlık 1 numarana merak oluştu:)
YanıtlaSilDostum yaz bitti acelen ne :)
SilBilgi iyidir komsu..:)Almak sart degil..
SilSevgili Modern Talking; Yogun ve agir parfumleri bende cok severim. Bir kac ornek cam ve yesil kokanpolo yesil ve drakkar noir. Tatli vanilia tarzi tomford tabacco vanille cok fena iki fis bile adam oldurur ! Dolapta tek kokan kokuolur hele kazak veya fulara sikildiysa aylarca gecmez kokusu. Lancome hypnose cok guzel tatli odunsu harikadir. Bir agir top daha paco rabbane xs cok kalici ben burdayim diyor ve severek kullaniyorum.
SilSevgili Parfum Meraki .okudum,merak ettim,denedim..tamda dedigin gibi yumrugu yedim resmen:) kendime gelene kadar tekrar koklayamadim,cok masculen cok..herkesin harcida degil,cok tecrube ister cok ,bana cok fazla..koluma tek fislattim,yol boyunca esim arabanin camini kapatmadi,ertesi sabaha kadarda pek yaklasmadi:) kalicilik,farkedilirlik ise maximum,hic bukadar kalici koku denemedim,cok uzun sure cok yuksek seyretti koku,kalicilik ve fark edilirlik meraklisina ,kokuyuda severse kutsal kaseyi buldu..denemeden almak zar atmaya benzer..bunu denedikten sonra dior homme a siki siki sarildim:) esen kal..
YanıtlaSilElixir son derece kalıcı ve fark edilir. Ama bundan daha fark edilir ve kalıcı bir parfüm var.. Cacharel Eden. denemeni tavsiye ederim.
SilBir paculisever olarak Aromatics Elixir cok severek kullandigim parfumlerden biri. Ama yukarida yapmis oldugunuz kadin tiplemelerinin hicbirine uymuyorum :))) 90larin basinda, Clinique'in diger bir kokusu Wrappings'i kullanmistim. O da cok farkli bir kokuydu. Seneler sonra tekrar aklima takildi, fakat yurtdisinda sadece Noel zamani satisa cikarilan bu koku maalesef reformule edilmis, ozelliksiz bir parfume donusmusturulmustu. Tabii hayal kirikligi. Aromatics reformule edildigi halde hala guclu, kalici, etkileyici.
YanıtlaSilAromatic Elixir ile kokuları neredeyse aynı olan Caron Narcisse Noir'i inceleme listene almanı sabırsızlıkla bekliyorum. Aromatic Elixir resmen Narcisse Noir'den etkilenmiş. Çıkış yılı 1911 olan bu Caron parfümü nede en az 8 puan vereceğini düşünüyorum. Son derece doğal ve eski kafa bir kadın parfümü.
YanıtlaSilhedef Aromatic Elixir
YanıtlaSilmerak merak merak
Teşekkürler Parfüm Merakı
Mis gibidir.. tek geçerim.. yıllardır kullandığım bir koku... Beyaz tenliyseniz, parfümler çabuk uçuyor bende diye şikayetçiyseniz muhakkak deneyin derim.. Banyodan hemen sonra hafif nemli tene kullanmanız ve saçlarınıza uzaktan hafifçe sıkmanız tavsiye edilir.. parfüm şişesini yanınızda taşmanıza ihtiyaç yok ertesi gün bile mis gibi kokacaksınız :)
YanıtlaSil98 yılından bu yana kullandığım, ara ara değiştirmek istesem de bir türlü yapamadığım parfümüm. Bu ara yine değiştirmek istesem de yine "işte bu ben" diyebileceğim bir koku bulamıyorum. Beğendiklerim oluyor ama Aromatics Elixir bambaşka benim için.
YanıtlaSilSizce beni bu parfümden sonra ne etkileyebilir :)
Bence sizi yine bir şişe Aromatics Elixir etkiler :) Macera arayın ama dönüşünüz yine Aromatics Elixir'in şipre kollarına olsun :)
SilAromatics in White diye yeni bir versiyonu çıkmış :)
YanıtlaSilHemmen sipariş verdim. Bakalım nasıl bir şey, merak içindeyim.
(98'den bu yana kullanıcı olan ben :)
White versiyonu bende merak ediyorum, bir Aromatics sever olarak. Parfümünüz gelince düşüncelerinizi paylaşmanızı bekleriz :)
SilAromatics in White korkunç, yani kabus gibi bitiyor. Başlangıç sabun, daha sonra Aromatics Elixir'in izini buldum ama var ile yok arası. Sonu ise kabus gibi oldu, yaklaşık 4-5 saat sonra kötü bir kokuya dönüştü ve üzerimden atmam gerekti.
YanıtlaSilAromatics Elixir'e benzemesini beklemiyordum zaten. Ayrıca farklı bir şeyler arıyorum. Eşim tatlı kokuları sevdiğinden belki White'ın vanilyası hoşuma gider diye düşündüm ama maalesef. Kullanabileceğim bir koku değil.
Bu arada Givency'nin Organza'sını kokladım. Nasıl bunca zaman haberim yoktu diye düşünecekken tam tersi kokuları tercih ettiğimi hatırladım :D Odunsu, chypreli, kuru parfümlerdi hep sorduğum.
Arayışım devam ediyor. Şöyle kişilikli, oryantal, hafif şekerli, mıh gibi çakılı kalan bir koku tavsiyesine hayır diyemem ;)
Sevgiler,
Maria
Christian Dior Poison
YanıtlaSil